Manisa: Yaşam Alanı Olmayan Şehir!
Otobüslerin üzerine kocaman kocaman yazılan Şehzadeler Şehri Manisa yazısına ne dersiniz?
Şehzadeler Şehri yazan otobüslerin insanları bayram seyran demeden Dumanlı Dağ’a, Mevlevihane’ye, Ağlayan Kaya’ya ya da Çaybaşı’na doğru dolaştırdığını düşünün! Güzel olmaz mıydı sevgili Manisalılar?
Bazı düşünceleri hayata geçirmek için milli ve dini bayramlar büyük fırsattır. Özellikle yöneticilerin insanları kaynaştıracak ve şehirde bayram havasını yaşatabilecek etkinliklere imza atması beklenir.
Evet, hakkını yemeyelim şehrimizde bayramlarda Cumhuriyet Meydanında kurulan stantlar, salıncaklar, mahalleliyi isyan ettiren eğlence araçları, birkaç satıcı… Bazı sanatçılarla bayram etkinlikleri adı altında bazı etkinlikler yapılıyor!
Ancak sözüm ona bayram etkinliklerine katılan insanların niçin o etkinliklere katıldığını sorduğunuzda “Ne yapalım başka bir eğlence yok ki. Bizde çoluk çocuk gidecek başka bir yer olmadığından buraya geliyoruz.”cevabını alıyorsunuz!
Şehzadeler Şehri olduğunu iddia eden ve köklü geçmişiyle övünen sırtını koskoca dağa yaslamış önünde göz alabildiğince ovanın bulunduğu; bolluğun bereketin temsilcisi Kibele’yi barındıran bir şehirde gezip eğlenilecek, vakit geçirilebilecek bir yer yok!
Yerel yönetimin işi ne Allah’ınızı severseniz?
Yerel yönetimler niçin şehri yönetmeye talip olurlar?
Şehri yönetmeye talip olan kadroların şehirleri adına yapacakları projeler içerisinde yüzde kaç oranında şehri güzleştirme, insanların yaşam standardını yükseltme; şehrin tarih, kültürel değerler ve moral gücünü arttırma adına çalışmaları vardır?
Şehirde yaşayan ve gezip eğlenilecek yer olmadığını söyleyen insanların kaçta kaçı yönetime talip insanların şehir adına projelerini inceleyerek oy verdi?
Şehir sadece yöneticiler tarafından yönetilemez.
Bir şehri yöneten yine o şehirde yaşayan insanlardır. Sorumluluk ve aidiyet duygusuna sahip insanlardan oluşması gereken bir şehir ne kadar kozmopolit bir yapılanma içerisinde olursa olsun eğer şehirde yaşamak gibi bir düşünce, eylem içerisinde ise yaşamakta olduğu şehir adına bir şeyler üretmesi gerekir insanların.
İşte bu noktada yöneticilere düşen görev ise şehre artı değer katacak insanların çalışmalarına öncülük etmesi organizasyonlarına maddi manevi destek vererek yol açması olmalıdır.
Normal zamanlarda çok da dikkat edilmeyen şehre ait yaşam alanlarının varlığı bayram seyranlarda daha çok dikkat edilir.
Yöneticiler eğer yeniden seçilmek istiyorlarsa benden hatırlatması yapması gerekenlerin başında yaşam alanlarının çoğaltılmasından başlamalılar bu işe!
Şehirlerinde nefes alamayıp başka şehirlere kaçan insanları yeniden şehre kazandırmanın başka bir yolu varsa birisi söylesin.
Yaşam alanlarının arttırılmasını sakın fabrikalar, kaldırım taşlarının yenilenmesi; makyaj ve cilalanma şeklinde algılamayın…
Gidin Manisa ile şehzadelik konusunda yarışan ve maalesef fersah fersah Manisa’yı geçen Amasya’ya bakın!
***