Tamer BÜKÜLEN

Tamer BÜKÜLEN

[email protected]

"ŞAİRİN SERENCAMI ÜZERİNE" BİR DENEME

08 Ocak 2025 - 12:49

“ŞAİRİN SERENCAMI ÜZERİNE” BİR DENEME


“Şiir, yaratıcılığına saygı duyan ve onu kutsal bir armağan olarak gören şairin içsel dünyasına bir pencere açmalıdır. “


                Şiir, şairin yaratıcı sürecini, ilham ve yazma anlarını sosyolojik, ekolojik, antropolojik, psikolojik, mistik ve ilahi bir atmosferle betimleyen bir anlatıya sahip olmalıdır. Şairin, yaratıcılığını bir deyimle nasıl anlatabiliriz. Örnek olarak bu algıyı "dehanın kartalı" olarak nitelendirirsek bunu ilhamın güçlü ve yüce bir varlık gibi tasavvur edildiğini gösteriyor olabilir miyiz? Şiirin ana teması ilhamın kutsallığı ve yazmanın ruhani bir deneyim olmasını hedef alırsa nasıl bir anlatımla şiirsel ifadesini okuyucuya aktarabilir. Bu aktarımın bir duygu bütünlüğünde dile, oradan da kalemi şahit tutan ifadesini sizlerle paylaşalım.

“BİR ŞAİRİN SERENCAMI

Dehanın kartalı
kanatlarını çırpıyor bu sabah
ilham perileriyle elele tutuşmuş
seherin serinliğinde kâğıtlara döküyor
dökülüyor yağmur karabulutlar ak yaprak
ak yaparak her kelimeyi
yeşeriyor toprak

ve…
 her yazıt ilâhi bir şiir

Dehanın kartalı kanatlarını çırpıyor bu sabah
sabah serinliğinde dualar
ak yüzleri güne kavuşturuyor
 dingin tutuyor elinde her şeyi
gündüz kılıyor
şiirleşmiş geceyi”

Böylece ortaya çıkan bu şiirde kullanılan ifadelerin aksettirebileceği anlamları irdeleyecek olursak acaba karşımıza ne çıkar:
 "Dehanın kartalı kanatlarını çırpıyor bu sabah": Şair, dehayı bir kartala benzeterek, yaratıcılığın özgür ve güçlü doğasını vurguluyor. Sabah vurgusu, ilhamın yenilikçi ve tazeleyici bir enerji taşıdığını ima ediyor.
"İlham perileriyle elele tutuşmuş": İlhamın peri figürleriyle ilişkilendirilmesi, bu sürecin sihirli ve masalsı bir yanını ön plana çıkarıyor. İlhamın şairi yönlendirdiği ve yaratma sürecine eşlik ettiği anlatılıyor.
"Her yazıt ilahi bir hikâye": Yazılan her şiir ya da metin, kutsal bir anlam taşıyor; ilahi bir kaynaktan gelen bir hikâyenin izdüşümü gibi algılanıyor.
"Ak yüzleri güne kavuşturuyor": Şairin yaratıcılığı, karanlık ve dingin geceden gelen ilhamı, aydınlık bir güne dönüştürerek bir tür yeniden doğuşa vesile oluyor.
"Şiirleşmiş geceyi": Gece, genellikle derin düşüncelerin ve yaratıcı fikirlerin zamanı olarak görülür. Şair, gecenin dinginliğini, ilham ve şiir aracılığıyla gündüze taşıyor.

Bu izahatlardan yola çıkarak şiirin genel mesajı acaba ne olabilir:
Şair, yaratıcı süreci ruhani bir deneyim olarak sunuyor. İlhamı, gökyüzünde süzülen bir kartal gibi özgür, güçlü ve erişilmez; aynı zamanda periler gibi narin ve yönlendirici oluğunu vurguluyor.

Öyleyse şairler için “ruhani bir görev adamı” diyebilir miyiz?
Böyle diyebiliyorsak o hâlde şairin görevi, bu içsel enerjiyi kâğıda dökerek kelimelere hayat vermek ve şiir yazma eylemini bir dönüşüm ve aydınlanma süreci olarak betimlemek olabilir mi?

Her ne olursa olsun şair sizdendir, her daim sizinle olabilen biridir ve her şiir sizindir, şiirden anlayıp hissettiğiniz sizin ümitleriniz ve hayatta ki algılarınızdır.

Şairane hislerle dolu, şiirsel bir hayatın içinde, nice hakiki duyguların herkesi mutlu edebilmesi dileklerimizle, doğru algılara ulaşabilmek özlemi her kalemin hakkıdır deyip bu denemeyi demlemeye bırakalım vesselâm.
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum