HERKES DÜRÜST BİR YAKLAŞIMI HAK EDER

HERKES DÜRÜST BİR YAKLAŞIMI HAK EDER

Herkes dürüst bir yaklaşımı hak eder ve onun dürüst olmayan durumlarla karşılaşma ihtimali adaleti hak edenin bilinmeyene açılan geleceği olmamalıdır.

Bu minval üzere siyaset;
Siyasetçinin, kendisini seçecek seçmene kendi düşüncesi ne olursa olsun ikna yoluyla, hep iyi taraflarını gösterip seçilmesi ve daha sonra ne yaparsam yaparım zihniyetiyle hareket edip yalnız ve yalnız gizledikleri ve belki biraz açıkça söylediklerine ulaşmak için her yol mübahtır deyip, egoizmin ve sözde kendi etrafında gibi görünen çıkarcıların gösterdiği çoklu bencilliğin girdabında olanlara menfaatler dağıtıp kendi hedefine ulaşmaya çalışması demek değildir.

Herkes gibi siyasetçide kendini her an muhasebeye çekebilmeli ve hiç kimse hırsına aldanıp gözlerini hakikatlere kapatmamalı ve adaletin üstünü örtmemelidir. İslâmiyet herkese inmiş ve herkese varsa yaptığı olumsuz davranışları sebebiyle tövbe hakkını vermiştir. Kul bizim gözümüzde ne hata işlerse işlesin Rabbimiz onun rızkını kesmez.

O her daim Hay olan her şeyi bilir, ceza ve mükâfat yalnız O’na aittir.

Ancak insan insandan adalet, anlayış ve empati (duygudaşlık) bekler ve herkes dürüst bir yaklaşım ve yaşam beklentisini hak eder.