Prof. Dr. Mehmet DEMİRCİ

Prof. Dr. Mehmet DEMİRCİ

[email protected]

ATILIM RUHU

10 Haziran 2019 - 21:44

Milletçe sıkıntılı günler yaşıyoruz. İçeride pahalılık can yakıyor. Siyasi kamplaşma, politikacıların ağız kavgası, sonu belirsiz mültecilerin durumu karamsarlığa yol açıyor.

Dış politikada komşularımızla sıfır sorun diye yola çıktık, birkaç yıl bu gerçekleşti de. Ama daha sonra ne olduysa oldu, sade komşularla değil Avrupa ve ABD ile papaz olduk.

Bu olumsuz duruma partiler üstü ve politik mülahazaların ötesinde bir gözle bakıyorum. 17 yıllık mevcut iktidar iyi şeyler yaptı ama zamanla devran dönü, işler kötüye gitmeye başladı. Her yönetim başarılı olmak ister. Halkını ve ülkesini kalkındırmayı arzu eder, ancak bu şekilde iktidarda kalacağını bilir.

KENDİNE GÜVEN

Zor bir coğrafyada yaşıyoruz. Avrupa’nın bize tarihten gelen kızgınlığı var. Viyana kapılarına kadar dayanarak onları rahatsız ettik. Amerika ve büyük güçler bizim büyümemizi ve oyun kurucu aktör olmamızı istemez.

İnsan bünyesi zayıflayınca mikropların harekete geçmesi gibi, ülke sıkıntılı duruma düşünce de dört bir taraftan çullananlar çoğalır. Bunun yegane çaresi güçlü olmaktır.

Her şeyin merkezinde insan var. Bireylerin manevi donanımı, inancı, kendine güveni, tarih ve millet bilinci sağlam olursa, o toplum güçlü olur. Bunun arkasından maddi kalkınma da gelir.

Türkiye’yi bir gövde sayarsak, kollarımızdan biri Orta Asya, öteki Balkanlara uzanır. Kurucu atalarımız Asya’dan geldi, Anadolu’nun fethinden sonra Balkanlara geçtik. Oralarda 500 yıl hüküm sürdük. Şimdi hem Asya hem Balkanlar zor durumdadır. Rusya ve Avrupa’nın tahakkümü altındalar.

Kaynak:http://www.mehmetdemirci.org/atilim-ruhu/