ŞEYH HAYREDDÎN-İ TOKADÎ HAZRETLERİ
Temiz soy ve nesebi müfessir Fahri Razi’ye kadar uzanan, Halvetiye tarikatının mukaddes feyiz zincirinin mübarek halkalarından biri olan Şeyh Hayreddîn-i Tokadî Hazretleri, ilim, irfan ve tasavvuf yolunun büyüklerindendir. Bolu civarında bulunan kabrini geçtiğimiz haftalarda ziyaret ederek, mübarek feyzinden istifade etmeye, hayır ve duasına talip olduğumuzu ifade etmeye gayret ettim. Yeşillikler içersinde bulunan kabrinin çok sayıda ziyaretçisi bulunmaktaydı. Feyzinden istifade etmeye çalıştığım bu mübarek insanı sizlere tanıtmaya gayret edeceğim.
Şeyh Muhammed Cemaleddin-i Halveti Hazretleri’nin yetiştirip, irfan ve tasavvuf âlemine hediye ettiği, güzel Anadolu’nun manevî zenginliğini meydana getiren büyük velilerden birisi olan Şeyh Hayreddîn-i Tokadî hala daha nurunu ve feyzini etrafına saçmaktadır. Doğum tarihine dair kaynaklarda çok fazla bilgi yer almamakla birlikte II. Beyazıd döneminde yaşamış ve kendisiyle de Amasya’da vali olduğu dönemde tanışma fırsatı bulmuştur. Aralarında iyi bir dostluk kurulmuş bu dostluğa binaen II. Beyazıd padişah olunca kendisini İstanbul’a davet etmiştir.
Hayreddin-i Tokâdî Hazretleri, hocası Halife Cemaleddin-i Halvetî Hazretleri'ne Tokat'ta iken intisap etmiş, talebeliğini Amasya'da devam ettirdiği, daha sonra da mürşidinin emri üzerine İstanbul'a geldiği anlaşılmaktadır. Nitekim sonraları halifesi, halefi ve damadı olan Merzifonlu Yusuf Sinan (Sümbül) Efendi Hazretleri de, Amasya'da kendisine intisap eden ve İstanbul'a geldikten sonra mürşidinin emriyle oraya gelenlerden biridir.
İstanbul'da bugün de "Sümbül Efendi" olarak bilinen dergâha yerleşen Şeyh Hayreddin-i Tokâdî Hazretleri, irşad hizmetlerini on yıla yakın bir süre bu dergâhta sürdürmüştür. Padişah Sultan II. Bayezid da zaman zaman Şeyh Hayreddin-i Tokâdî Hazretleri'ni bu dergâhta ziyaret edermiş. Şeyh Sümbül Sinan Efendi Hazretleri, Şeyh Hayreddin-i Tokadî Hazretlerini bu dergâhta yetiştirmiş ve pişmesini sağlamıştır.
Şeyh Hayreddin-i Tokadî Hazretleri’nin irşad hizmetinde bulunduğu bu dönemler, Anadolu’da tasavvufun en yaygın olduğu dönemlerdir. Bilhassa Halvetiye tarikatı o dönemde Osmanlı sarayının haremine kadar girmiş, birçok devlet ricali Muhammet Cemaleddin-i Halveti, Sümbül Sinan Efendi Hazretleri, Merkez Muslihiddin Efendi Hazretleri’ne intisab etmişlerdir.
Hülâsa olarak, Şeyh Hayreddin-i Tokadî Hazretleri verimli bir irşad çağında gelerek, yine verimli bir irşad hizmetinde bulunmuştur. Daha sonra Bolu’ya yerleşen hazret burada da irşad faaliyetlerini sürdürmüş ve kendisinden sonra bu vazifeyi üstelenecek yine o dönemin önemli zatlarından biri olan Kastamonulu Şeyh Şâban-ı Veli Hazretleri’ni yetiştirerek yerine halife olarak onu bırakmıştır.
Kaynaklarda Şeyh Hayreddin-i Tokadî Hazretleri hakkında çok fazla bilgiye rastlanılmamaktadır. Hayatı hakkında farklı rivayetler bulunmaktadır. İstanbul’dan sonra Bursa’da irşad vazifesini yürüttüğü ve sonrasında da irşad vezifesini sürdürmek için Bolu'ya geldiği ifade edilmektedir. Bolu’daki İlk dergâh İmaret Camii yanında olduğu belirtilmektedir. Daha sonra da bugün türbesinin olduğu bölgeye geçtiği söylenmektedir. Şeyh Hayreddin-i Tokadî Hazretleri, mürîdlerinden Şeyh Şâban-ı Velî Hazretleri'ne, hilafeti bıraktıktan sonra hicri 940, miladi 1535 yılında vefat etmiştir.
Şeyh Hayreddin-i Tokadî Hazretleri, halvetiye tarikatı silsilesinde, Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’den itibaren devam ede gelen halifeler zincirinin 28. halkasını oluşturmaktadır. Bu mübarek zincir kendisinden sonra da, devrinin kutbu ve piri Şeyh Şabân-ı Velî Hazretlerine intikal etmiş, daha sonra da gönülden gönüle talî kollar meydana getirerek gelişip yayılmıştır.
Bugün Bolu‘nun batı cihetine düşen ve şehrin kenarında diyecek kadar yakın bir yerde, mütevazi türbesinde ziyaret edilen Şeyh Hayreddin-i Tokadî Hazretleri, Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’e dayanan o nurlu yolda belli bir iman ve irfan nirengisi olarak o beldeyi şereflendirmeye devam etmektedir.
FACEBOOK YORUMLAR