ENTELEKTÜALİZM
Önder Gürcan
Entelektüalizm, düşünce ve felsefe alanı olarak M.Ö.400’lerde doğmuş. Bilgiyi gerçek gören bir öğreti. Bütün sosyolojik ve psikolojik olayları somut fikir ve yargıya bağlayan bir felsefe anlayışı.
Batı kültüründe, Fransızca kaynaklı “entelektüalizm” çok önemli sözcüklerden ve kavramlardan biri. Geçmiş yıllarda dünya basınında çok sık gündeme gelen bu sözcüğün anlam ve kapsamını merak ederdim. Bizim kuşağın üniversite yıllarında Fransızca sözcüklerle konuşmak ilgi çekerdi.Bilimsel bakış açılarıyla yapılan sohbetlerde “entelektüellik” baş köşeye oturtulurdu.
Türkçe sözlüklerde, entelektüalizm, felsefi bir terim olarak “anlıkçılık” olarak tanımlanmış.
“Entellektüel”, Latincede, anlamak, idrak etmek, ayırtdetmek ve seçmek anlamında kullanılan “intellegere”den Fransızcaya, Fransızcadan da Türkçeye kazandırılmış bir “sözcük.
“Entellektüel”in kökeni olan “intellect”, İngilizceden “akıl ve felsefi görüş” şeklinde Türkçeye çevrilmiş. İçeriği: Herhangi bir şeyi bütün yönleriyle derin ve doğru düşünmek ve öğrenmek amacıyla karşılıklı akılcı ve analitik diyalog kurma yaklaşımı.
”Entelektüel” sıfat olarak “aydın kişi”, “bilge insan” ve “kültürlü kimse”; felsefi açıdan da “fikir sorunlarıyla ilgili çalışma” çerçevesinde kavramsallaştırılıyor.
İngilizce dilinde, entelektüel, “bütün alanlardaki her bir konuda derin düşünmekten, olaylar arasında gerekli bağlantıyı kurmaktan, anlam çıkarmaktan, bilginin sınırlarını zorlamaktan, somut ve temel bir sonuçlara ulaşmaktan hoşlanan kimse” olarak açıklanıyor : Düşünsel veya zihinsel etkinliğe yönelmiş, bilgili, değerlendirme ve eleştiri gücü yüksek bir insan profili.
İnsan, doğası-genetik yapısı ve kültürel donanımı ile iyi okunması gereken bir kitaptır. Bu açıdan az ya da çok entelektüeldir. Ne var ki, çağdaş ve entelektüel kavramları birbiriyle karıştırılmamalıdır. Burada bir insanın başka bir insanı eğitme gücü pek yoktur : insan, kendi kendisini eğitmek zorundadır.
Normal kuşullarda, her meslek sahibi insan bir öğretmendir. Bununla birlikte bir insanın, aynı zamanda, orta eğitim düzeyinde fizik, kimya, biyoloji, astronomi, matematik, tarih, coğrafya, hukuk, sosyoloji, mantık, felsefe gibi bilim dallarında genel kapsamda bilgi ve fikir sahibi olması, en az iki lisan bilmesi önemlidir. Bunların yanı sıra, müzik, edebiyat, tiyatro, bale, opera gibi sanat kolları insanın düşünce ve duygularını zenginleştirir.
*
Antik Çağ düşünürü Aristo, entelektüelliği, “entelekya” kavramıyla her varlığın erişmeye yöneldiği bir olgunluk ve aydınlanma bağlamında kullanmış.
Sokrates ise, “Bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir” yorumunu yapmış.
Dünya, Antik Çağ’dan bu yana akademisyenler, atomcular, kuşkucular, skolastikler, rasyonalistler, deneyciler, idealistler, evrimciler pragmatistler, materyalistler, varoluşçular, postmodernistler, yeni nesil bilimciler gibi dönemlerden geçerek günümüzde her şeyi bilmek isteyen bir sürece girmiştir. Çok sayıda düşünür, bu gizemli entelektüel sürece katkı yapmıştır. İnsanlık, “Bana bir kelime öğretenin kölesi olurum” diyen bir kültürden gelmektedir.
*
Yaşadığımız yüzyıl, bilimsel platformlarda Post-Modern Çağ, Bilgi Çağı, Uzay Çağı başlıkları altında ifade edilmektedir.
Bir zamanlar farklı ve seçkin bir konum edinmiş olan entelektüel terimi, dünya basınında, sosyal medyada ve günlük hayatta duyulmaz oldu artık. Dünyanın eski entelektüelleri yaşadığımız çağı terkedip gittiler sanki. O entelektüellerin isimleri yalnızca tarih ve felsefe kitaplarında kaldı.
19.ve 20.yüzyıl Avrupa’sının Paris, Londra, Viyana, Berlin, Roma gibi şehirlerinde entelektüellerin sürekli uğradıkları, romantik ve melankolik sanat, edebiyat ve felsefe tartışmaları yaptıkları o eski mekanlar şimdi bulvar kahvelerine (café) dönüştürülmüş.
*
Çağımız, bilgisayar, internet ve cep telefonu çağı! İnsanlık, her türlü bilgiye ulaşabiliyor. Bu bağlamda bir yanda bilim ve teknoloji daha da gelişirken; diğer yanda günlük hayat makinalaşıyor. Robotik ve android canlı tipleri ortaya çıkıyor. Uzayda koloniler projelendiriliyor. Bakalım gelecek yüzyıllarda neler olacak?
*
Bu durumda entelektüalizm gerçekten son bulmuştur kim bilir?Antik Çağlı Sokrates bugün yaşamış olsaydı o yorumu yapmazdı.
Ancak, Birleşmiş Milletler Teşkilatı’nca her yıl yayımlanan dünya insanının ortalama gelişmişlik indeksi raporları pek iç açıcı görünmüyor.
Batılı bir gazeteci, yaşlı bir entelektüele sormuş: ”Üstat! Dünyanın bugünkü hali hakkında ne düşünüyorsunuz?”
Entelektüel bu soruyu şöyle yanıtlamış: “Ben çok düşündüm; biraz da siz düşünün!”
Biz yine de bu “Entelektüealizm”i şimdilik bir köşeye bırakalım. Yazıyı “Dünya daha güzel olacak!” diye bitirelim.
*