TÜRKİYE VE RUSYA: BİR DARGIN BİR BARIŞIK
NACİ YENGİN
Türkiye ile Rusya arasında 1492’ye kadar giden ilişkiler incelendiğinde 1700 tarihinden itibaren genellikle bizim aleyhimize bir seyir izlemiştir!
Milli Mücadeleyle başlayan Sovyet hükümetleriyle olan sıcak ve dostane ilişkiler 1930’ların sonundan itibaren yeniden gergin ve sancılı sürece girerek 1990’lı yıllara kadar devam etmiştir.
1990 sonrası NATO’nun Sovyetler Birliğine karşı Türkiye’yi kalkan olarak kullanma politikaları sona ermiş ve Rusya ile Türkiye arasında ilişkiler normalleşme sürecine girme eğilimi göstermiştir. Ta ki Suriye’de Rus uçağının düşürülmesine kadar!
Şurası bir gerçektir ki ne Türkiye Rusyasız ne de Rusya Türkiyesiz bölgede uzun vadeli ve kalıcı bir barışı, güvenliği sağlamaz. İki ülkenin birbirlerine olan ihtiyacı bilinenden daha fazla ve gerekliliktir!
Türkiye’nin 1990 sonrası üstlendiği kültürel, ekonomik ve uluslararası misyona karşılık Rusya’nın Türkiye’ye karşı bazı alerjik duruşlar sergilediği bir gerçektir.
NATO’nun düşmanı eskiden olduğu gibi artık Rusya değildir. Batı bloğunun 1990 sonrası düşmanı yeşil kuşak olarak belirtilen İslam dünyasıdır! Bu amaçla sözkonusu kuşak içerisinde Türkiye, Türk dünyası, Afrika ve Arap dünyasının içinde bulunduğu koşullar değerlendirildiğinde Türkiye’nin elinde bulundurduğu ekonomik, coğrafi, kültürel, tarihi ve devlet tecrübesi Rusya ile birçok konuda Batı bloğuna rağmen enerji, ekonomik, ticari, turizm ve hatta stratejik işbirliği anlaşmaları yapmalarını zorunlu kılmaktadır.
Ancak her şeye karşın son dönemde yaşanan uçak krizine rağmen Türkiye’de Rusya sevdalıları, sevdasıdır devam etmektedir!
Tamam, ABD ve NATO karşıtıyız. 15 Temmuz darbe teşebbüsünde Batı bloğunun topyekûn foyaları meydana çıkmıştır! Ancak Türkiye ve Rusya ilişkilerini duygusallıktan uzak değerlendirmek ve fotoğrafın görünmeyen tarafına da görmek gerekiyor.
Son gelişmeler ve Rusya ile olan helikopter krizinden sonra Türkiye’nin Rusya’ya doğru itildiğini ve NATO'dan uzaklaştırarak bölgede askeri yalnızlık amaçladığını da düşünmek gerekiyor!
Rusya’ya ne kadar güvenilir?
Rusya ile ne kadar barışık yaşayabilirsiniz?
Rusya'nın Kırım, Ermeni İşgallerini desteklemesi... Gürcistan, Ukranya, Karabağ, Batum, Suriye, Karadeniz, Boğazlar, Kafkaslar gibi pek çok konuda Türkiye ile ters düştüğünü, aleyhimize politikalar ürettiğini unutmamak gerekiyor!
Bizce yapılması gereken öncelikli şey temkini elden bırakmadan, NATO ve ABD'de devre dışı bırakmadan uluslararası ittifak ve dost devletleri arttırarak istikrarlı bir Türkiye ortaya çıkarmak, daha sonra ekonomik, askeri, teknolojik işbirliğine gidilebilecek devletlerle hareket etmek gerekmektedir.
Aksi halde Batı dünyasına karşı istikrasızlaşan ve yalnızlaşan; Batı dünyasından kopan, koparılan bir Türkiye’nin Rusya ile işbirliği, NATO ve Batıdan uzaklaşması Türkiye’nin uzun vadede yararına olmayacaktır!
Uluslararası kazanımlar, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve siyasi çoğulculuk bölgede Türkiye’nin önemli avantajlarıdır. Bunlardan ödün vermek ve 1990 sonrası oluşturulan ve temel amacı İslam dünyasını dize getirmek, yok etmek olan Yeşil Kuşak projesi içinde sıkışan bir Türkiye demektir ki bu hiç kimsenin düşünemeyeceği, beklemeyeceği bir sonuçtur!
Türkiye’nin kadim siyasi ve uluslararası tecrübesinin avantajlarını kullanarak Batı bloğu, ABD, NATO ve AB gibi siyasi, askeri ve ekonomik ilişkilerini mutlaka sürdürmesi bunun yanı sıra bölgede vazgeçilmez olan Rusya ile çıkarlarına uygun her türlü ilişkilerini çıkarlarına uygun bir şekilde devam ettirmesi gerekmektedir. Ancak şunu da ifade etmek gerekir ki Türkiye son dönemde içine girdiği sıkışmış alan politikasından kurtulmak için eline geçen fırsatları değerlendirmekten de geri durmayacaktır. Batının Türkiye’deki 15 Temmuz Darbe girişimlerini bile görmezden gelmesi kabul edilebilir dostluk örneği olamaz!
Sadece Rusya, Çin gibi ülkelerle Şangay Grubuna sıkışmış bir politika düşünmeyen Türkiye’nin kısa vadede en avantajlı alanı Rusya ve Türk dünyası olarak görülmektedir. Aksi halde sadece eski doğu bloğu ülkelerine yönelmesi, Batıdan tamamen kopması, koparılması Türkiye’nin her açıdan intiharı olacaktır kanaatindeyiz!