SPOR ALANLARININ ÖNEMİ
Yaz geldi.
Okullar tatile girecek.
Okulların tatile girmesiyle birlikte evlerde bir şenlik başlayacak ve çocuklar yerinde duramaz hale gelecek.
Aileler çocukların enerjilerini atabileceği bir yerler aramaya başlayacaklar. Ancak modern şehirlerin hapishaneleri olan apartmanlarda bu mümkün değil! Çocuk ve genç insanların enerjilerini, streslerini atabileceği yaşam alanları yetersiz hatta bazı semtlerde hiç yok!
Modern şehrin mimari anlayışında olmazsa olmazlardan birisi olması gereken sportif, sanatsal ve kültürel alanlar kapitalizm ve doymayan para hırsına yenik düşmüş!
Mimari olarak yapılaşmanın üç katı yeşil alan ve sportif, sanatsal alanlar olması gerekirken bunu görmek mümkün değil!
Mesela büyük şehir olmaya hazırlanan Manisa’da kaç tane kültür ve kongre merkezi var? Kaç tane futbol, voleybol ve basketbol alanı var?
Açık ve kapalı sportif alanların sayısı ne?
Kaç yüzme havuzu ve kaç tane kulüp çalışma yapıyor bu şehirde merak ediyorum?
Aslında malumu ilan etmekten başka yaptığım bir şey yok! Yetersiz, standartlara uygun olmayan bir iki çalışma ve spor alanının dışında çocukların eğitimciler eşliğinde spor yapabileceği yerler yok!
On yıl gibi uzun bir süre yaşadığım Gaziantep’te Kavaklık denilen ve şehri Allaben Deresi ile ikiye bölen devasa bir park vardır. Bu park Celal Doğan’ın belediye başkanı olduğu dönemde ayyaşların mekânı iken düzelendi ve insanlara, ailelere, sporculara açıldı. Her sabah saat 07’de itibaren belediyenin görevlendirdiği öğretmenler eşliğinde yaşlı, genç, çoluk çocuk, kadın kız demeden herkes parka akın eder ve kültürfizik hareketleriyle başlayan ve en az iki saat süren spor yaparlar!
Bu tür faaliyetler ok zor ve masraflı çalışmalar değil. Yeter ki istek ve irade olsun.
Manisa kadar spor alanları kazandırılabilecek çok fazla şehir yoktur. Ancak gelin görün ki şu ana kadar bu konu her nedense hep ikinci üçüncü plana atılmış! Ancak zaman geç değil. Manisa belediyesi ve il özel idarenin el ele vererek hazırlayacakları planlar çerçevesinde Gediz Irmağı ıslah çalışmaları çerçevesinde bölge halka açılıp ağaçlandırılabilir. Yürüyüş ve koşu parkurlarının yanı sıra her türlü kapalı açık spor alanları yapılarak şehir merkezi hem rahatlatılabilir. Böylece sporun insan sağlığı ve şehrin stresini almasında da ne derece etkili olduğu yakinen görülebilir.
Jimnastik Sporcular…
Lafı getirmek istediğim asıl konu iki yıldır oğlum Oğuz Kağan’la birlikte gidip geldiğim Manisa Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüne bağlı jimnastik salonu. Bu salon stadyumun altında kısıtlı imkânlara öğretmen ve öğrencilerinin büyük çabalarla spor yapageldiği bir yer. Gözlemleyebildiğim bir gerçek var: Deniz ve Gökhan Hocaların yardımıyla çocuklar iki yıl ilerisinde zoru başaracak duruma gelebiliyorlar. Hem de her geçen gün spor yapmaya gelen çocukların sayısının artması ve bazen çocukların koşup zıplayabilecek alanları kalmamasına rağmen! Daracık salonda aynı anda bazen dört farklı grubun ve öğretmenin çalışma yaptırdığını düşünebiliyor musunuz? Birçok velinin talebi de geri çevriliyor üstelik.
Demek istediğim çok yetersiz alanlarda dahi büyük başarılar sağlanabiliyorsa öğretmen ve sporculara sağlanacak daha iyi imkânlarla hem Manisa’nın hem de ülkenin adı uluslararası alanda pekâlâ duyurabilir!
Yeter ki önem verilsin ve yeter ki yetkililer ellerini çabuk tutarak bir an önce projeleri faaliyete geçirebilsin
Ha bir de Gediz çevresi rant alanı değilse!
Birileri oralara devasa iş ve alışveriş merkezleri açmak için avuçlarını ovuşturmuyorsa!