ŞEHİRLER BİZİ ÇAĞIRIR
Türkiye’de yazar olmak zor zanaat.
Hele hele Anadolu’nun bir köşesinde yazmak ve yazdıklarını okutmak zor, zor olanı tercih etmek ise her şeyden daha da zordur!
Geçenlerde bir dostum şehre dair yazı yazanların yazılarının okumadığını söyleyince önce şaşırdım sonra da kendi içinde bir anlam ifade ettiği için serzenişine hak verdim!
Şaşırdım, zira arkadaşın şehre olan bağlılığını biliyordum. Şaşırdım, çünkü şehir adına atılan her olumlu adımda kendisini de görüyor ve her çabada tuzunun olması için gayret sarf ediyordu.
Şehre dair yazılan yazılar, kitaplar neden ilgi görmez? Hâlbuki Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “Beş Şehir” kitabı birçoğumuzun başucu kitabıdır!
Şehirlerine güvenen ve şehrin kültürüne, sanatına, insanına, mayasına merakı olanların sayısı gün geçtikçe azalıyor. Sanayileşen, sonradan görmelerin türediği, liberalliğin ne olduğunu bilmeden liberalleşenlerin arttığı bir şehirde şehrine bağlı insanları bulmak, sanat, kültür, eğitim, medenileşme adına şehre katkılarını beklemek her geçen gün azalıyor!
Şehrin kalkınıp gelişmesine, medeni bir yaşama kavuşmasına katkı sağlamak amacıyla imkânları ölçüsünde hiçbir karşılık beklemeden düşüncelerini yazarak, konuşarak paylaşan insanlar neden okunmaz? Aksine okunup takdir edilmeyi beklemek onların en tabii hakkıyken yazıp söyledikleri konusunda fikir bile yürütülmez!
Şehirlerde yazı yazmak zordur. Zordur belki ama yazmadan yaşamak daha da zordur. Yazmadan yaşanmayacağını, şehre aidiyet duymadan, şehri hissetmeden yaşanmayacağına inanmışsan kim ne derse desin, insanlar sizi hangi fotoğrafın içine yerleştirirse yerleştirsin yazmaktan, konuşmaktan, şehri omuzlamaktan vaz geçemezsiniz. Bazen de şehirle ülkenin kaderi at başı gittiği için yazarsın.
Şehirlerde yapılacak onlarca çalışma varken, şehirliler yan gelip yatıyorsa yazmaktan başka çaresi olamayanlar, tek gücü yazmak olanlar yazacaklar ki eksiklikler tamamlansın. Medeniyet pınarları kurumasın. Köklü maziden muhteşem geleceğe olan inancımız her dem yeşersin.
Yazarlar ki tarafları belli olsun! Şehrin, geleceğin, medeniyetin tarafında olanları tanımak ancak bu sayede belli olacaktır. İnsanlar anlamasa da gelecek yazan, üretenleri anlayacaktır diye ümit ederler!
Kitapların sararmış sahaf kokan on binlerce sayfasından sonra kaybedilen geçmişteki kendimizi hala bulamamış olmaklığımıza mı üzülmeliyiz yoksa ne aradığını bilmeyen ve biteviye aramaya devam eden şehirlerin modern zindanlarında yaşayan insanların şakın koşuşturmalarına mı?
Şehirlerimiz bizi çağırmaya devam ediyor.
FACEBOOK YORUMLAR