SEÇİM SONUÇLARI VE YORGUN İDEOLOJİLER
Naci YENGİN
Seçim sonuçları tabelalarında "halk" ve "millet" ifadeleri bulunan partilerin halkı yeterince anlayamadıklarını, ülke adına; halk ve millet namına, millete ilaç olacak bir çare üretemediklerinin kahir ekseriyet tarafından anlaşıldığını göstermiştir!
Seçim sonuçlarının sağlıklı değerlendirmesini milletin genetik kodlarını bilmeden yapamazsınız! Milletin genetik kodlarında binlerce yıldır devam ede gelen tek millet, tek devlet, tek aş, tek iş, tek kaygı ve tek sevda ile birlikte yaşama arzusu göz ardı edilemez!
Bazen, bir seçim bile milleti kenetlemeye yeterli gelebilir.
Bazen, seçmek birçok olumsuz etkeni yok eder.
Seçim sonuçları aşırı uçların bu ülkede yaşayamayacağını göstermiştir. Milli, müreffeh, güçlü bir iktidar her zaman milletin tek tercihi olmuştur!
İç ve dış odakların artık şunu anlaması gerekiyor: Ülke insanı millet kalmak istiyor! Millet kalmanın bedeli her ne olursa olsun seçim sonuçlarının en önemli göstergesi hala tek millet olduğumuzu haykırmamızdır!
Seçim sonuçları, irfanı olanları yanıltmadı. Seçimde irfan sahipleri kazanırken okumuş kültürlü cahillerin çoğu kaybetti! İrfan milleti anlama, tanıma ve millete sahip çıkmanın öteki adıdır.
Üzülerek belirtmek gerekir ki seçim sonuçlarından çıkan en önemli sonuçlardan birisi de okumuşların pek çoğunun hala zır cahil olduğu ve bununla da gurur duyduğudur!
Seçim sonuçları göstermiştir ki okumuş cahiller hala Kemal Tahir, Said Nursi, Nurettin Topçu, İdris Küçükömer ve Cemil Meriç gibi aydınları anlayamadı! Anlamak değişimin ilk adımıdır. Değişim bir insanın kendisine karşı yapacağı en büyük devrimidir!
Seçim sonuçları, millete şaşı bakan zihniyetlerin isimlerinde her ne kadar milletin ortak değerlerinden izler varmış gibi görünse de aslında birer Batı, ve oryantalist projeler olduklarını ortaya koymuştur! Türkiye’deki parti ve birçok kurumun kim ve hangi zihniyetlerin projeleri olduğu bilinse de kemikleşmiş seçmen ve çevrenin ideolojik algı ve kör gözlülüğü bu gerçeği fark etmelerini engellemektedir!
İdeolojik algı ve yönlendirmelerle hareket eden siyasi parti ve fikirlerin milletin çoğunluğu tarafından benimsenmeyeceğini anlamak için daha kaç seçim kaybedecek ve duvara toslayacaktır bu tür parti, düşünce ve oluşumlar anlamak güçtür!
İdeolojiye dayanan, ekonomi, sağlık, tarım… Milletin derdine derman olacak somut bir proje ile vatandaşın karşısına çıkamayan düşüncelerin gençlik hareketlerin de günün birinde farklı kulvarlara girmesi mümkün ve muhtemeledir! Zira yorgun düşen ideolojilerle hareket edenler siyasette de yorulurlar...
Sonuç olarak diyebiliriz ki fikirler ve büyük davalar seferden dönen yorgun atların yılgın sahipleriyle değil seferden sonra sefere çıkmaya hazır olan liderlerin öncüğünde yürüyen erlerle yapılır!
Yorgun ideolojileri savunanlar millete bir çare sunamazlar. İdeolojiler çaresizliğin ismidir! Yoksa ideoloji haline gelmezlerdi!
Milletle birlikte yaşamak için insanlar tarafından ortaya atılan ideolojileri değil evrensel değerleri bel bağlamak her zaman kazandırır.
Örf, adet, gelenek görenek, milli değerler, vatana bağlılık, tarihi miras, ataya saygı... İdeoloji değil kutsi olmazsa olmazlarımızdandır.
Siyasi partiler, ideolojilerin peşinde giden partilerse günün birinde yıpranır ve halk nezdinde itibarları azalır. İdeolojiler yorulur, insan yorulur ancak kutsal dava ve evrensel mesajlar her dem taze kalır...
