Müftü Âlim Efendi Milli Mücadele Müzesi
Naci YENGİN
www.tarhistan.org
İnsanların her konuda aynı düşünceler taşıması beklenmez. Eğer böyle olsaydı düşünmenin sorgulamanın anlamı kalmazdı.
Olağanüstü durumlarda kenetlenmesi bilinciyle binlerce yıllık mazisiyle destanlaşan ve çeşitli badireler atlatan milletimizin bir hasleti haline gelmiştir. Ancak millet olarak daha çok zor durumda kaldığımız, başımızın dara düştüğü durumlarda kenetlendiğimiz görülür ki bu millet bilincinin şahlanışında çok önemli roller üstlenmiş milletimiz adına destansı bir gerçekliktir.
Ülke adına olduğu gibi bazen de şehirlerin dara düştüğü durumlarda görülür kenetlenmeler.
Bir de güven duyduğunuz insanlar dürüstlüğüyle insanlara dini, siyasi, içtimai ve ekonomik olarak yol göstericiyse…
Son zamanlarda Manisa’nın duyarlı insanları arasında yeniden heyecanlı bir telaş başladı. Nasıl başlamasın ki, Müftü Âlim Efendi’nin Dr. Sadık Ahmet Caddesi üzerindeki evinin kafeterya olarak kullanılması herkesi üzdü. Üzmeye de devam ediyor.
26 Temmuz 2018’de www.tarihistan.org sitesinde “Müftü Âlim Efendinin Evi” başlığı ile verilen haberde “Manisalılar Müftü Âlim Efendinin evine sahip çıkarak evin bir an önce "Manisa Müftüsü Âlim Efendi Milli Mücadele Müzesi" yapmaları beklenmektedir.” İfadelerine yer verilmekteydi. Son derece yerinde bir beklenti ve haberi okuyan binlerce kişi telefonla, bizzat gelerek bu konuda neler yapılabileceğini, ne gerekiyorsa her türlü yardım ve desteğe hazır olduklarını beyan ederek Müftü Âlim Efendi’nin ve Milli Mücadele hatıralarının yaşatılması gerektiğini ortaya koydular.
Şehrin sembol mimarisi, sembol şahsiyetleri vardır. Şehre ruh ve anlam katan şahsiyetler ölümsüzdür. Bedenen yaşamasalar da milletin zihninde yaşamaya devam ederler. Bu gerçeği bilen vefakâr, cefakâr insanlar yıllardır Müftü Âlim Efendinin evinin farklı amaçlar için kullanılıyor olmasına bir anlam verememiş ve Müftü Âlim Efendi’nin hatıralarına, şahs-ı manevisine, evine, Milli Mücadeleye, Manisa’ya saygısızlık yapılıyor inancını taşımışlardır. Manisa ve Ege’nin kurtarılmasında çok önemli yere sahip olan Müftü Âlim Efendinin evinin bu durumda olmasını içerleyen Müftü Âlim Efendinin yakın arkadaşı Keşfi Karadanışman’ın oğlu Tezcan Karadanışman’ın düşünceleri şöyledir:
“Âlim Efendi'nin Cemiyet-i İslamiye adlı örgütü kurarak, faaliyete geçirdiğini belirten Karadanışman, "Alim Efendinin çalışmalarından işgalci güçler rahatsız oldu. Verilen fetva üzerine Yunanlılar, müftüyü idama mahkûm ettiler. Yakalamak için evini sardılar. Evinin arka kapısından Âlim Efendi kaçarak, istasyonda bulunan Fransız subaylarına sığındı. Onlar, Âlim Efendi'yi Yunanlılara teslim etmeyerek, Akhisar'a oradan da Balıkesir'e kaçırdılar. İşte burası Âlim Efendi'nin evinin arkası... Burasının bu halde durması ne şehrin merkezine ne de Âlim Efendi'nin ismine yakışmıyor" diye konuştu. Karadanışman, Ahmet Âlim Efendi'nin evinin ön kısmının şehrin en merkezi caddesine baktığını, evin arkasını ise görenlerin şok olduğunu dile getiriyor.
Müftü Âlim Efendi ile ilgili tek kaynak diyebileceğimiz eser Doç. Dr. Necdet Bilgi’nin “İstiklal Yolunda Bestekâr Bir Müftü: Ahmet Âlim Efendi”[1] adıyla kitaplaştırdığı eserdir. Eser bir kahraman, bir din âlimi ve bir bestekâr olan Âlim Efendi adının ölümsüzleştirilmesi adına yapılan çalışmalara öncülük etmiştir. Ancak nice önemli kararların alındığı böylesine tarihi eserin Manisa’ya kazandırılması adına ne gerekiyorsa yapılmalıdır. Bizim önerimiz Manisa Milli Mücadele Müzesi” yönündedir. Manisa gibi yanan, yakılan, katliamlar yaşayan bir şehirde Milli Mücadele Müzesinin bulunmayışı manidardır!
Şehzade Şehirde maalesef olumlu gelişmeler çok da sık görülmüyor.
Müftü Âlim Efendi’nin evinin kurtarılması ve Milli Mücadele Müzesi olması konusunda kamuoyunun nasıl bir tavır sergileyeceği, ne derece duyarlı olacağını yaşayıp göreceğiz.
Manisa’nın her köşesinde hatırası, emeği bulunan bir şahsiyete dair şimdiye kadar birkaç çalışma dışında başka eserlerin, çalışmaların vücuda getirilmemiş olması Manisa adına utanç verici bir durumdur. Manisa’nın bir an önce yüz kızartıcı bu durumdan kurtulması gerektiğini müteaddit defalar dillendirdik.
Bereket birkaç yıldır adına düzenlenen anma etkinlikleriyle yeniden hatırlanır oldu Âlim Efendi. Ancak yetmez. Müftü Âlim Efendi bir semboldür. Hem Manisa’nın hem de Milli Mücadele direnişinin. Ayrıca İslam dinin nasıl yaşanması, anlatılması gerektiğini yaşayarak, yaşatarak anlatan bir sembol kişiliktir O!
Ayrıca Muradiye Camiine yolunuz düşerse şadırvanın yanındaki servi ağaçlarından en büyüğünün Müftü Âlim Efendi tarafından dikildiğini unutmayın derim!
Sorumlu bir belediyecilik örneği gösterip bu ağaç gibi tarihe tanıklık eden binlerce esere birer kitabe koymalarını bekleriz.
Mesela: “Bu ağaç Müftü Âlim Efendi tarafından… Dikilmiştir.” Gibi. İspat mı arıyorsunuz? Gelin de anlatalım ağacın kimin doğumu sonrası dikildiğini…
Manisa’da Müftü Âlim Efendi isminin yaşatılması konusunda akademisyen, yazar ve gazetecilerimiz, valiliğimiz, belediyemiz, diyanet yetkililerimiz… Milli eğitim, sivil toplum kuruluşlarımızın tıpkı Âlim Efendinin İstiklal Savaşında halkı kenetlemek için verdiği mücadele gibi kenetlenmesi ve en azından evinin yaşatılması gerektiği konusunda hem fikir olmalarını bekleriz.
Umarım “Manisa’ya “Müftü Âlim Efendi Milli Mücadele Müzesi” şimdiden hayırlı olsun!” temennimiz havada kalmaz!
[1] Manisa Belediyesi Kültür Yay. Manisa, 2008