LİBYADAKİ TÜRKLER(Kuloğulları)
Naci YENGİN
“Osmanlı askerî teşkilâtında genellikle “yeniçeri, kapıkulu askerlerinin oğulları” anlamına gelen kuloğlu tabiri Kuzey Afrika’da Garp ocakları denilen Trablusgarp, Tunus ve Cezayir’de yerleşen Türker’in Arap, Berberî, Endülüs asıllı Müslüman kadınlarla evliliklerinden doğan çocukları için de kullanılmıştır.”[1]
Garp ocakları olarak bilinen Tunus, Cezayir ve özellikle Libya'da Türk vatandaşı sayısı tahminin ötesindedir. Mısır'ın 1517 Osmanlı tarafından fethinden sonra başlayan Garp Ocakları bölgesi Osmanlı topraklarına katılmaya başlamıştır.
Libya’nın Osmanlı bağı 1551'de Trablusgarp'ın Osmanlıya ilhakıyla resmiyet kazanmıştır.
Trablusgarp’ta Yeniçerilerin evliliğinden doğan çocuklara verilen genel bir isim olan “kuloğlu” “köroğlu”, “koroğlu” ifadesi halen kullanılmaya devam etmektedir. Bunlardan Türkiye’de en tanınmış olanı Libya’da bir dönem başbakanlık da yapmış olan Sadullah Koloğlu’dur. Tarihçi Orhan Koloğlu’nun babası olan Sadullah Koloğlu aynı zamanda Millî Mücadele kahramanlarından birisidir. “Sünûsî tarikatine mensup Derneli bir kuloğlu ailesinden olan ve İstanbul’da mülkiyeyi bitiren Kaymakam Sadullah Bey, 1949’dan 1952 senesine kadar o zaman tam müstakil olmayan Emir İdris’in isteğiyle Libya başbakanlığı yaptı.”[2]
Turgut Reisle beraber 12 bin denizci levendinin gittiği Garp Ocaklarında kalan Türklerin çoğunlukla mezarlarının nerelerde olduğu bilinmemektedir. Turgut Reis’in mezarı Trablus’tadır.
Mısır’dan götürülenler Çerkez ve Kıpçak Türkleri Garp Ocaklarında hala yaşamaya ve Arapça konuşsalar da Sünni olmaları ve ten renkleriyle varlıklarını sürdürmektedirler. Bunlara Mısır Türk devletine atfen Kölemenler de denir. Günümüzde 500 bin nüfuslu Misrata bölgesinin nüfusunun çoğunluğu Türk kökenlidir. Ataları Mısır’dan gelenler anlamında “Mısır Ata” da denilmiştir.
Libya’da Kuloğlu, Koloğlu, Köroğlu ifadeleri Türkler için kullanılan ifadelerdir. Kuloğlu, Koloğlu aşiretleri Cezayir ve Tunus’ta da yaşamaktadır. Libya’daki Türkler Hanefi mezhebine inanırken Libya’daki diğer Müslümanlar Maliki mezhebindendirler.
“17. yüzyılda Cezayir'de görev yapan Osmanlı askeri Ozan Kuloğlu Türkiye'ye duyduğu hasreti, “Selam olsun bizden dosta yârana/ Sevdiğini sinesine sarana/ Kuloğlu'nun ahvâlini sorana/ Dört duvar içinde kaldı diyesin” mısralarıyla dile getirmişti.”[3]
Libya’nın mevcut hükümet lideri Fayiz el Serac’ın da Kuloğullarından olduğu kendi aile kayıtlarıyla sabittir. Öyle ki büyük dedelerinin 1840 yılında Manisa’dan Garp Ocaklarına asker olarak giden Mehmet Ağa olduğunu, Mehmet Ağa’nın Manisa’dan Trablusgarp’a gittiğini, Trablusgarp’ta kalıp evlendiğini belgelerle 21 Aralık 2019 tarihindeki yazımızda ortaya konmuştuk.[4]
12 Nisan 1947’de yayınlanan gazete haberleri
Unutulmamalıdır ki Libya Hükümeti 18 Ocak 1947 tarihinde resmen Türkiye’ye ilhak olmak istemiş ancak dönemin şartları buna engel olmuştur. www.tarihistan.org
[1] Ahmet Kavas, “Kuloğlu”, DİA, C.26, s.359,360
[2] Ekrem Buğra Ekinci, “100 Sene Sonra Türkler Yeniden Libya’da Mı?” 23 Aralık 2019, http://www.ekrembugraekinci.com/makale.asp?id=1050
[3] Abdullah Muradoğlu, “Kuloğlu’nun ahvâlini sorana…” 22 Aralık 2015, Yeni Şafak Gazetesi
[4] Naci Yengin, “Libya Hükümet Lideri Fayiz el Serraç Türktür ve Manisalıdır”, 21.12.2019, http://www.tarihistan.org/yazarlar/naci-yengin/libya-hukumet-lideri-fayiz-el-serrac-turk-tur-ve-manisalidir/7078/