BAHAEDDİN ÖZKİŞİ'Yİ YAŞATMAK

BAHAEDDİN ÖZKİŞİ’Yİ YAŞATMAK


Bahaeddin Özkişi’nin vefat tarihi 15 Mayıs 1975. Türk Edebiyatına önemli eserler kazandıran yazar hakkında anma etkinlikleri yeterince yapılamadı.
Yıllarca unutulmaya yüz tutmuş, eserleri rafa kaldırılmış önemli bir yazarın bu güne kadar hatırlanmamış olması edebiyat camiasını derinden yaralamaktaydı!
2004’ten sonra tekrar hatırlanmaya başlayan yazarın eserlerinin öneminin anlaşılmasıyla birlikte adeta yeniden keşfedildi! Bu çerçeve de okunmaya başlayan bir yazar hakkında anma etkinliklerinin yapılması umutlandırıyor insanı!
Sağlığında tanıma imkânım olmadı Bahaeddin Özkişi’yi. Ancak üniversite yıllarımda kitaplarını ilkin Prof. Dr. Turan Kaçar’ın Laleli’deki öğrenci evinin kütüphanesinde gördüğümü hatırlıyorum. “Köse Kadı” ve “Sokakta” romanlarını o günden sonra tekrar tekrar okudum, okuttum...
O yıllarda birileri bir yazarı beğenerek okurken başka çevreler de o yazar ne kadar önemli ve üretken olsa da okumaktan kaçınırlardı. Bu durum müzik ve diğer alanlardaki zevklerinin kutuplara bölünmüşlüğünde daha çok kendini gösterirdi. Mesela bizler türkü, şarkı ve “bizim” dediğimiz sanatçıları aleni olarak dinlerken gizliden gizliye de “karşı”, “onlar” olarak ifade ettiğimiz kesimlerin de müziklerini dinler,  kitaplarını okur, çalışmalarını takdir ederdik!
Bahaeddin Özkişi’yi bu ortamda tanıdım. Ancak Köse Kadı, Sokakta romanlarını okumuştum. Ta ki 2000’li yıllara kadar! Ahmet Hamdi Tanpınar ve Peyami Safa’da bulduğum edebi lezzeti bulabileceğimi bilseydim eminim daha önceleri okurdum!
2004 yılında  Milli Eğitim Bakanlığı 100 Temel Eser arasında Bahaeddin Özkişi’nin eserlerini de yer verince birçok insan gibi ben de şaşırmıştım! Ancak yazarın Manisalı olduğunu o yıllarda bilmiyordum! Zaman içinde Bahaeddin Özkişi başucu yazarlarım arasına girdi. Hala da öyledir.
Hatırladığım kadarıyla Bahaeddin Özkişi anma etkinliği ilk olarak 15 Mayıs 2015 Cumartesi günü Demirci’de  Kaymakamlık ve Türkiye Dil ve Edebiyat Derneğinin katkılarıyla gerçekleştirildi. Ancak ne acıdır ki arkası gelmedi.
Etkinlik sonrası Bahaeddin Özkişi’nin yakın zamanda 3 Ekim 2021 tarihinde vefat eden hanımı Fatma Özden Özkişi ile tanışma, görüşme imkânımız oldu. Kızı Zeynep Özkişi ile görüşmemiz konuşmalarımız gayet verimli geçti. Çok mutlu ve gururluydular. Bahaeddin Özkişi’yi Manisalılar tekrar sahip çıkmaya başlamıştı. 
Bahaeddin Özkişi gibi değerli bir yazarı tanımak, romanlarını, yetişmesini, Nakşi Şeyhlerinden Hacı Halid Efendi'nin torunu olduğunu öğrenmek… Farklı bir gözle bakmamızı sağlıyor Bahaeddin Özkişi’yi.
15 Mayıs 2015’te düştüğüm not şöyleydi: “Sonbaharın yaprakları arasında geçen kısa bir günün ardından Süleyman Sami İlker, Cüneyt Issı, Namık Açıkgöz, Erdal Çil Beyler,  Bahaeddin Özkişi’nin eşi Fatma Özden Özkişi ve kızı Zeynep Özkişi Hanımefendilerle yaptığımız doyumsuz sohbet ve kısa bir Manisa gezisi doyumsuzdu. Sohbetimiz İzmir Adnan Menderes Havaalanında yolcularımızı uğurlayıncaya kadar devam ediyor.
Fatma Özden ve Zeynep Hanımların Manisa’dan mutlu olarak ayrıldıklarını görünce  “bir yazarın ailesi adına isteyebileceği en güzel dilek” bu olmalıdır diye düşünüyorum. Bahaeddin Özkişi adına yapılan etkinliğin ailesinde meydana getirdiği tarifsiz mutluluğa şahit olmak farklı bir tecrübe oluyor benim için.
Sağlığında başlayıp bitirmeye fırsat bulamadığı  “Ahilik” üzerine bir roman çalışmasının Fatma Özden Hanım tarafından yayımlanacağını öğrenmem de benim gibi edebiyatseverler tarafından sevinçle karşılanacaktır.
Demirci’de ilki gerçekleştirilen ve Manisa’ya ait önemli bir değer olan Bahaeddin Özkişi’yi anma etkinliklerinin önümüzdeki yıllarda kapsamının genişleyerek devam etmesi en büyük dileğimiz.”
Bahaeddin Özkişi adına 2015’te ilki yapılan etkinliklerin devam etmesi temennilerimizle…