Muammer AZMAK

Muammer AZMAK

[email protected]

KUNDAK

21 Mart 2022 - 22:35 - Güncelleme: 22 Mart 2022 - 16:59

KUNDAK

Sadece doğduğumuzda yapılan bir sarıp sarmalama işi olsaydı kabul edilebilir tarafını bulmaya çalışırdık. Ancak hayatımıza giydirilmek istenen bir giyecek olarak takdim edilince etkilenmemek ve endişelenmemek mümkün olmamaktadır.

Çocukluğumuzu hatırlayıp ıkınmalarımızın, sıkılmalarımızın, garip sesler çıkarmalarımızın, bir zulüm çarkı olarak saran bu cendereden bizi kurtarmaya yetmediğini biliyoruz. Bu cümleden hareketle kundak severler bize karşı düşmanlık beslemesinler, kıymetini, önemini, hayatımıza bilimsellikten öte devasa katkılarını bilenlerdeniz. Çevik ve serbest olmak, kendine malik olmak, göçebe hayatın zorluklarına karşı alınan bir önlemdir, vazgeçilmezlerimizdendir.
 

Bu bağlamda Yarım kundak olarak tanımlanan sadece kolların sarılması ile yapılan kundak, bebeklerde ilk üç aya kadar görülebilen ve sıçrama tarzındaki hareketleri azalttığı için sık uyanmayı da engeller ve uyku kalitesini arttırır. Kundaktaki bebeğin hareket kapasitesi azalır. Kendi kendine dönememesi nedeniyle yüzüstü pozisyona gelemediği için ani bebek ölüm hastalık tablosu riskinin azalmasına yardımcı olur.

Kundaklanan bebeğin uyku süresi daha uzun olduğu için annenin dinlenmeye daha fazla zamanı olur. Buna bağlı olarak annenin süt verimi artar. Hareketleri azalacağı için bebeğin kontrolleri de daha rahat yapılır.

Uzun namlulu silahlarda, namlu ve bazen de mekanizmaya yatak görevi yapan ahşap, plastik benzeri malzemeden yapılmış parçasıdır, kundak. Sürgü mekanizmalı av tüfekleri haricinde dipçik ve el kundağı olmak üzere iki parçadan meydana gelir. El kundağı da namlu ısısını yalıtarak, diğer elinizin silaha yön vermesine aracılık eder. Tüfek kundaklarında da tıpkı tabancalarda olduğu gibi silahı kavramaya yarayan kabza kısmı bulunur. O da düz gidişi yönlendirir ve boşluk kabul etmez. Bir nevi mermiyi sarıp sarmalama başına buyruk olmaya engel olmaktır.

Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkmak, tahrip etmek, yakmak, bozmak, yok etmek, kullanılmaz hale getirmek, kirletmek, sahipsiz bir hayvanı öldürmek, işe yaramayacak hale getirmek, değerinin azalmasına neden olmak eylemleri suç olarak tarif edilmiş ve adı kundaklama olarak tanımlanmıştır. Yukarıdan beri tanımlanan hareket kısıtlayıcı özelliklere sahipler, anlayacağımız.

Peki, bütün bunların bizimle ne ilgisi var nev’inden sorulara, başta söylediğimiz gibi bir sarma işi veya bir araç adı ya da eylemin adı olmasından değil merakımız. Birileri bizi, bilimsel olarak, sanatsal olarak, eğitimsel olarak, yönetimsel olarak kundağa sarıp rahatlarına bakmak istiyorlar. Biz rahatını bozarız diye de bize rahat yüzü göstermiyorlar...

Birileri bizim saptırılmış istikametlerimizden ayrılarak bir ve bütün olmamızın gerçekleşmemesi için kundağın dışından hareketlerimizi, kundağın içinde hapsederek zaruri çizilmiş istikamete yol almamızı istiyor zannımca. Cambaza bak cambaza klasik numarasıyla…

Birileri selamete çıkma ihtimali uzak ara belirse bile taşınır ve taşınmazlarımızı kundaklamak suretiyle ciddi engelleri, tabi yolla olmuş gibi göstererek felaha ermeyi bırak, rahat nefes almamızdan bile rahatsız olduğunu açığa vurmakta biz ise adi bir olay karşısında olduğumuz vehmiyle rahatımızı bozmamaya devam etmekteyiz. Ninniler iyi geliyor abi edasıyla…

Ne istesek hayır deme cesareti göstermiyorlar. Bildiklerini yapmaktan geri durmuyorlar. Bizi bazen Amerikan beziyle bazen Çin ipeğiyle bazen de yağlı urgan ile boğuyorlar. Birinin yek diğerinden hiç farkı yok, uyarmak, uyarılmak, boğulmamak, ayılmak dileğiyle…
 

Muammer AZMAK 14.03.2022

Reklam

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum