HÜLYAM
Heyhat! Günler, aylar, mevsimler, seneler geçti,
Dünyada kalan vaktimizin sonu nereye seğirtti?
Bulduklarımızın tamamı aradıklarımızdan mı?
Uyandık, rüyadan mı yoksa karabasandan mı?
Aynıyla duruyor mu bıraktıklarımız yerli yerinde?
Tekrar yaşamamın fırsatı verilir mi günün birinde?
Geçen hatıralarımızın altını çizebilir miyiz yeniden?
Tekrar seyahat etmek ruhsatlı mıdır, kâğıttan gemiden?
Yele kapılmış, gençlik maceralarımız, soluksuz geçtiydi.
Bir daha dönebilsek o zamanlara, nede olsa canımız çektiydi.
Ebruli desenler gibi zihindeki kalıntısı bütün yaşanmışlıkların,
Umutluyuz, yeniden dirilişimiz aksülamelidir inanmışlıkların.
Afak ile zemin arasında makam beğenmezdi cahil başımız,
Ayak uydurmak için ne çabalar harcadı yıllanmış yaşımız.
Tevatürlerle bezenmiş olan aslı hakikat ülkesinde,
Vakit geldiğinde, gidiverince olmayız inşallah bende.
01.03.2017 Muammer AZMAK