AHVALİMİZ
İsim değiştirmeyi yönlendiricilerimiz bıraksalar,
Hakiki dertlerimiz ne ola ki diye, merak buyursalar.
Gün boyu çokça kaval dinlemek, değildir pek kolay,
Yaparak- yaşayarak öğretmek, öğrenmektir öz olay.
Konforla büyüyen nazlılar, nazeninler bunu çekemez,
İmtihan denilen sıkıntılar ve dahi gaileler hiç bitmez.
Olması gereken sabahtan öğleye kadar çeşitli nazariyat,
Öğlen sonrasında, uygulamalarla birlikte, yeni yeni fiiliyat…
Oyun çağlarını görmezden gelmek, yok diye saymak olamaz,
Etkinlikler, kulüpler, tasarımlar, temsilli anlatım, eğitimi bozmaz.
Kazanım diyoruz, kazanmıyor öğreniciler,
Orada öğretmenler şaşırmış bir vaziyetteler.
Mekânı, zamanı, şartları istediğin kadar yok say,
Dilimizden düşmez, hiçbir vakit, vay gülüm vay!
Müfredat dediğimiz, kabataslak, kısacık olmalı,
Öğretici, ihtiyaca uygun kestirme yollar bulmalı.
Amir hükümler sıkça değişmeyip asaleten konmalı,
Rüzgârın esintisine kapılıp sürüklenen çöp olmamalı.
Dağların, derelerin, engellerin hepsi kolayca aşılmalı,
Eğitim- öğretimde her dem sevinç, mutluluk aşılanmalı.
Ümitler, beklentiler, benizler gibi sararıp hiçbir zaman solmasın,
Gencecik fidanlar, hayata sıkıca tutunamadan yok yere kaybolmasın.
Yüzyılların aracı çıraklık, eğitimin dışında kalıp heder olmasın,
Okumaktan uzak olanların içi de dışı da gam- kederle dolmasın.
Üzüm üzüme baka baka kararır, evvelden beri kelam-ı kibardır,
İyilere sahip çıkamayıp uğraşı kötülere harcatmak ise manidardır.
Sahayı adımlayanlar bilir, nereleri düz nereleri fazla engebelidir,
Kulak asılmalı, sözleri dinlenilmeli, aksi halde zeminin bozulur, geneli.
Muammer AZMAK 14.04.2022
İsim değiştirmeyi yönlendiricilerimiz bıraksalar,
Hakiki dertlerimiz ne ola ki diye, merak buyursalar.
Gün boyu çokça kaval dinlemek, değildir pek kolay,
Yaparak- yaşayarak öğretmek, öğrenmektir öz olay.
Konforla büyüyen nazlılar, nazeninler bunu çekemez,
İmtihan denilen sıkıntılar ve dahi gaileler hiç bitmez.
Olması gereken sabahtan öğleye kadar çeşitli nazariyat,
Öğlen sonrasında, uygulamalarla birlikte, yeni yeni fiiliyat…
Oyun çağlarını görmezden gelmek, yok diye saymak olamaz,
Etkinlikler, kulüpler, tasarımlar, temsilli anlatım, eğitimi bozmaz.
Kazanım diyoruz, kazanmıyor öğreniciler,
Orada öğretmenler şaşırmış bir vaziyetteler.
Mekânı, zamanı, şartları istediğin kadar yok say,
Dilimizden düşmez, hiçbir vakit, vay gülüm vay!
Müfredat dediğimiz, kabataslak, kısacık olmalı,
Öğretici, ihtiyaca uygun kestirme yollar bulmalı.
Amir hükümler sıkça değişmeyip asaleten konmalı,
Rüzgârın esintisine kapılıp sürüklenen çöp olmamalı.
Dağların, derelerin, engellerin hepsi kolayca aşılmalı,
Eğitim- öğretimde her dem sevinç, mutluluk aşılanmalı.
Ümitler, beklentiler, benizler gibi sararıp hiçbir zaman solmasın,
Gencecik fidanlar, hayata sıkıca tutunamadan yok yere kaybolmasın.
Yüzyılların aracı çıraklık, eğitimin dışında kalıp heder olmasın,
Okumaktan uzak olanların içi de dışı da gam- kederle dolmasın.
Üzüm üzüme baka baka kararır, evvelden beri kelam-ı kibardır,
İyilere sahip çıkamayıp uğraşı kötülere harcatmak ise manidardır.
Sahayı adımlayanlar bilir, nereleri düz nereleri fazla engebelidir,
Kulak asılmalı, sözleri dinlenilmeli, aksi halde zeminin bozulur, geneli.
Muammer AZMAK 14.04.2022
FACEBOOK YORUMLAR