AHLAR! EYVAHLAR!
Çalışmaktı bütün suç, deliler gibi…
Görmemekti bütün kabahat, körler gibi…
Dengini bulamayanlar, ömrünce ağlar…
Sizden evvel çürüdü, nice çınarlar…
Gözyaşı bezlerini uyardı hisler,
Gözlerimiz, yaşlarımızla doldu, göl oldu.
Devrildi göz çanaklarımız, yanaklara,
Yanaklar, az tuzlu yol oldu…
Aktı kabaran duygular, seller gibi,
Gözlerimiz kurudu, pınarlar gibi,
Devrilen, yalnız çanak değildi…
Yol olan akıntıya, yanak değildi…
Kırıldı bilek, yürek eğildi…
Olanların ardından, manzara belirdi…
Karaydı, kapkaraydı.
Bahtı karaydı, alınyazısı karaydı,
Kara vardı, hatta bunun doğasında?
Çalıştığı yer karaydı, çıkardığı kapkaraydı.
Kazdığı karaydı, soluduğu karaydı,
Yaktığı karaydı, yandığında karaydı.
Kara-kuru duygular göğerdi, değmedi zahmete!
Manşetlere tutturuldu acılar,
Kabahati yüklenenler, ölenler,
Yananlara yakıldı, ağıtlar.
Sen de duyarsın uzun yıllar,
Ahlar! Eyvahlar!
19.05.2014 Muammer AZMAK