AŞK KERVANI

AŞK KERVANI
                                                -Hz. Mevlânâ’nın Doğumuna-
Belh’ten Kervanlar yola revandır,
Yoldaşlar denkler dizilir.
En sessiz yolcular,
Sadakatli, liyakatli Horasan erleridir.
Arkada kalır koca bir şehir,
Kaybolur gözden kervan.
Kalan ahbaplar üzülür.
Kaybıdır şehrin Sultanu’l-Ulemâ,
Koca bir nehir.
Sorsalar ıssız yollarda kimsiniz,
Nerden nereye gidersiniz?
Verilen cevap müjde gibidir.
Ayağı sağlam basar toprağa,
Değer havaya suya vurulur mühürdür,
Hicretimiz Allah’tan Allah’adır…
Çöllerde develer iz bırakır, denkleri ağır.
Dinler çöl, çıngırakları ağır ağır,
Dinler börtü böcek dağ bayır.
Bir çocuk deryadır, denizle bir dolanır.
Celalettin’dir bu yolun en kıymetli olanı.
Cemâldir dileği, bin fersah dolanır,
Bin yıllık âtî yollarda donanır.
Mekke, Medine çağırır,
Kervan tozu dumana katar,
Gönüller hacı olur, ruhlar bedene kiracı.
Yürür ağır ağır kervan Şam, Bağdat’tan Urumeli’ne
Dolanır Hatay, Erzincan, Sivas’tan
İner kervan, denkler, iner Karaman’a
Sultanlar ağırlar… Ağırdır kervan…
Bir Aka, bir Ana Sultan, bir de Yar kalır
Boynu bükük Karamanın bağrında.
Vakit tamamdır Karaman’da.
Davete icabet, edepten.
Selçuklu bekler, deryayı kucaklar hicaptan.
Hakan aciz bir kuldur,
Fermansa Allah’tan.
Görmedi Konya Konya olalı böyle bir devlet…
Derya, denizle bir olmuş koşuyor, hayret…
Hayret de, bir makam ya.
Sen bak, gör hele, seyret…
Konya’dan atıldı dünyaya sağlam bir temel,
Güneşle buluştu, Şems oldu emel.
Vallahi Hızırdı geldi geçti kısacık, kader.
Sille değildir, vurur aşk, aranır muhabbet,
Arar, bulur şiirle, söyleşir keder.
Kervan hep yolda yürümekte,
Yolcular değişir, kervan büyümekte.
Gelirler davet alıp Çin’den Maçin’den,
Gel dersin Mesnevinle çağırırsın cümleyi Sen.
Bir elinde Furkan’ın, bir elinde âlem.
Kervan Senindir yol Allah’ın.
Yolcuları bağlarsın birliğe, O’na.
Yol ehli bilir, O’ndandır sendeki de.
Sevene şeker bal şerbet gibisin,
Sevmeyene de vermezsin…
Kervan Senin…
Yol Allah’ın…
Yol,
Allah’ın…
                                                                       Melek Dörtbudak