ŞEHİTLERİMİZ CENGİZ RATİP VE TURGUT SITKI
Kıymetli okurlarım,
Bugün için bir yazı hazırlamamıştım. Öğleden sonra Manisa Aydınlar Ocağı WhatsApp grubumuza dostumuz Vadi Cirik’ten bir mesaj geldi. Twiter’dan bir sayfaya yönlendiriyordu. Mesaj, KKTC Kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı Merhum Rauf Denktaş'ın eski danışmanı Gazeteci-Yazar-Tarihçi Sabahattin İsmail’in hesabından bir paylaşımdı.
Okudum. Eksiklik bende. Cengiz Ratıp diye bir zatı bilmiyor veya öğrenmişsem de hatırlayamıyordum. Bugün için hemen bu zat hakkında bir şeyler yazmalıydım ancak vakit öğleden sonra olmuş, zaman daralmıştı. Yazmamayı ise vefasızlık addediyordum. Tek çâre olarak Sabahattin İsmail Bey’in yazdıklarını paylaşmak kalıyordu. Sosyal medyada yayınlana bir şeyin toplum tarafından faydalanılması gerektiği düşüncesi ile kendilerinden izin dahi alamadan paylaşıyorum. Sabahattin İsmail Bey’den bu konuda özür diliyorum. Aşağıya alınan yazı kendilerine aittir.
…………………………………………………….
Bugün 58. Ölüm yıldönümü olan Şehit milletvekili TMT(Türk Mukavemet Teşkilat)'ci Cengiz Ratip ve Şht. Öğretmen Turgut Sıtkı'nın hikayesini bilir miydiniz?
Cengiz Ratip, 1931 yılında Baf'ın Karaağaç köyünde doğdu. 1961'de, 30 yaşında iken Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasına göre kurulan Kıbrıs Türk Cemaat Meclisi'ne Baf milletvekili olarak seçildi. Türklerle Rumların birlikte yaşadığı Poli kasabasının TMT sorumlusu idi. Bölgede 18 Türk,18 Rum köyü vardı Cengiz Ratip ARİEL marka motosikleti ile Türk köylerini gezer köylülerin her sorunu ile ilgilenir, onlara Türklük bilinci aşılardı.
Milletvekili olmadan önce yakınlardaki Limni bakır madeninde çalışmaktaydı. Çok yardımsever, çok sevilen sayılan, çok fedakar bir TMT'ciydi. Eşi Hayriye Cengiz şöyle anlatıyor:
"Milletvekilliğinden her 3 ayda bir aldığı 50 Kıbrıs Lirasını “Teşkilat maddi yönden zayıftır güçlendirelim” diyerek mevzilerde oldukları için çalışamayan mücahitlere “aileleri aç kalmasın” diye dağıtırdı.Türkiyemiz, sağ olsun, Kızılay ile çok yardım yollardı. Kızılay'ın bölge halkına gönderdiği yiyecek yardımlarından ailemiz payına düşeni de alıp fakir fukaraya dağıtırdı.
Öldürülmeden bir gün önce iki oğlak satın alıp badem ağacına bağlamıştı, ertesi gün bayramdı. Oğlakların bayramda kesilip etinin Mücahit ailelerine dağıtılması talimatı vermişti. Ben bazen, “Aman Cengiz, biraz dikkat et, Allah etme bir şey olursa biz nasıl geçineceğiz?” derdim.
“Hiç korkma! Ölürsem maaşım sana kalacak o parayla çocuklara bakarsın” yanıtı verirdi.”
Rumlar silah taşıyan iki TMT'ciyi tutukladıkları zaman, Rum yetkililerle sıkı bir müzakere yaparak onları kurtarmıştı.10 şubat 1964'de Piroyi adlı Rum köyündeki Rumlar, köy içinden geçmekte olan iki Erenköy'lü TMT'ciyi yol kesip kaçırınca (hala kayıptırlar) Erenköy halkı da bir otobüs dolusu sivil Rum’u esir almıştı. Rumların yakınları Cengiz Ratip'e giderek sivil Rumların serbest bırakılması için yardım etmesini istemişti.
Cengiz Ratip,12 şubat günü, canını tehlikeye atıp Rum barikatlarından geçerek Erenköy'e gelmiş ve halkı ikna ederek sivillerin serbest bırakılmasını sağlamıştı. Onun bu insancıllığı, sivil Rumlar arasında da itibarını artırmış ancak EOKA nezdinde ölüm fermanının çıkmasına neden olmuştu.
Sivil Rumları kurtarmasından iki gün sonra 14 şubat 1964'de, EOKA, Poli'de, boşaltılmış olan Türk evlerini yakarak 22 sivil Türkü esir alınca, bu kez onları kurtarmak için Rum liderlerle görüşmeye gitti. TMT'nin verdiği tabancasını karargaha bıraktı. Yanına TMT'ci öğretmen Turgut Sıtkı’yı da almıştı. Ne ki EOKA ölüm emrini çoktan vermişti. Yolu kesen EOKA'cılar onları kaçırıp vurdu. Cinayeti bilen bir Rum’un Şehit Turgut öğretmenin babasına şöyle dediği kayıtlara geçmiştir: “Onları hiç aramayın çünkü öldürüldüler. Pumo köyünde otururken, (Poli’den 3-4 mil uzaktaki bir Rum köyü) bir landrover geldi. Silah geldiğini düşünerek almaya gittik, ancak iki ceset gördük, biri Turgut, biri Cengiz’di. Sonra bir buldozer alıp, Pumo Barajı yanında çukur açtılar. ikisini de çukur içine attılar, üzerlerine mazot döküp yaktılar, sonra çukuru toprakla doldurdular” Oysa aynı gece Rum radyosu haberi şöyle duyurmaktaydı: “Polis karakoluna saldıran iki silahlı şahıs çatışmada öldürüldü.”.
Katil EOKA'cı ise bir süre Şehit Cengiz Ratip'in mavi boyalı Fiat marka aracını Rum bölgesinde sürdü. Ancak TMT tarafından infaz edileceği korkusu ile bir süre sonra Atina'ya kaçtı. Bir daha da adaya dönmedi, orada öldü.
Bugün hala gömülü olduğu yer bulunamayan ve bir mezar taşı bile olmayan Cengiz Ratip, şehit edildiğinde üç oğlu vardı. Ratip Cengiz (7) Kemal Cengiz (6), Birtan Cengiz (3).Eşi Hayriye hn. ise Kızı Emine'ye altı aylık hamileydi.
Babası şehit düştüğünde 6 yaşında olan Kemal, o fedakar şehit anasının azmi sayesinde ODTÜ'yü bitirdi. KKTC Dışişleri Bakanlığı'nda diplomat (büyükelçi)oldu. Birçok ülkede KKTC'yi temsil etti.
Babası öldürüldüğü zaman 7 yaşında olan ve 1974 Barış Harekatı sırasında 17 yaşında iken Rumlar tarafından tutuklanıp Yeroşibu esir kampında tutulan büyük oğlu Ratip ise, esir değişiminden sonra Kuzeye geçti, üniversite giriş sınavına girerek İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi’ni kazandı, okudu Elektrik mühendisi oldu...
En küçük oğlu Birtan ise Ankara Üniversitesi’ni kazandı ancak öğrenci olayları nedeniyle Ankara'ya gitmedi, Lefkoşa Öğretmen Koleji’ne gitti, öğretmen oldu.
Babası şehit olduğunda altı aylık hamile annesinin karnında olan kızı Emine de ODTÜ'yü bitirdi, Yüksek Mimar oldu, İTÜ'de master yaptı. Şimdi KKTC Sağlık Bakanı Dr.Ali Pilli'nin eşi. Bir dönem KKTC Eski Eserler Dairesi Müdürlüğü de yaptı.
Bugün Şehit Milletvekili Cengiz Ratip’in ve öğretmen Turgut Sıtkı'nın mezarları yok. O nedenle her yıl KKTC Meclisi'nde, adı verilen Meclis Kütüphanesi’nde düzenlenen törenle anılıyorlar.
Bugün de, 58. ölüm yıldönümünde Meclis'te anma töreni düzenlendi. Köylülerinin yerleştirildiği Girne bölgesindeki Karaağaç köyüne bir de büstü dikildi. Orada da anma töreni düzenleniyor.
Aziz şehitlerimize Tanrıdan rahmet diliyorum. Bunca çileye katlanan ve babasız dört hayırlı evlat yetiştiren fedakar eşi Hayriye Cengiz'in ellerinden öpüyorum. Şehit Babalarının yolundan giderek Türk Ulusuna, Anavatana, Devletimize hayırlı evlatlar olarak hızmet eden şehidimizin çocuklarını sevgiyle selamlıyorum.
……………………………
Biz de Sabahattin İsmail Bey’e bu vefa dolu ve gönülden gelen sözlerle yazdığı kelam için teşekkür ediyor Sabahattin İsmail Bey’in ve Hayriye Cengiz Hanım’ın ellerinden öpüyoruz.
Cengiz Ratip ve Öğretmen Turgut Sıtkı’nın şahsında tüm şehitlerimize rahmet dilerken aziz ruhları için bir Fâtiha okuyoruz.
FACEBOOK YORUMLAR