“İYİ Kİ, MENDERES’i (!)”
İranlı Mollanın peygamberimize dil uzatmasına gücenen ve üzülen Süleyman Çelebi'nin üzüntüsünden dini merasimlerde okuttuğumuz “ MEVLİT” kitabını bir gecede yazdığı söylenir. Bu nasıl bir kin ki, aksakallı- aksaçlı hocamız da merhum Başbakanımızla ilgili içindeki kinini, 60 yıl sonra ekranlarda kusarak “ İYİ Kİ MENDERES’İ ASTIK” sözüyle merhumun manevi ruhaniyetini tacizi de benim gücüme gitti. Milletimizin gönlünde taht kuran merhum hakkında Hocamızın 60 yıl sonra merhametsiz söylemi, inanıyorum ki benim gibi milyonların gönlünü incitti. Takip ettiğim kadarıyla bugüne kadar da basında da Hocamıza bir cevap verilmeyince, sade bir vatandaş olarak merhumun manevi ruhaniyetine olan sevgim, hürmetim, tazimim niyetiyle kendimi manen sorumlu olduğum düşüncesiyle bu yazıyı yazma gereğini hissettim.
Her ekrana çıktığında, her konuşması polemik konusu olan aksakallı hocamızın internet sitelerine düşen “ İyi ki Menderes’i astık .” beyanatı gözüme çarpınca derin üzüntü içinde rahmetli dedemin “ Kendi işinin hastası, elin işinin ustası.” diye, zaman zaman söylediği sözü aklıma geldi. Sayın hocamızın yer bilimleri konusundaki bilgisine elbette saygım var. Ama kendi alanı dışındaki konulara girdikçe, ağzının ayarı biraz kaçıyor.
Hocamızın, idamların 60. Yıl dönümünde merhuma olan kini, yukarıda da ifade ettiğim gibi inanıyorum ki beni olduğu kadar, Menderes sevgisi ile dolu yürekleri de üzdü. Ve şahsen ben hocamız adına çok çok üzüldüm. Haydi bizim dinimize göre demeyeyim, çünkü hocamızın dinle arasının olmadığını çoğu kez ekranlarda kendi ifade ediyor. Ama insan olarak, ve üstelik örf ve geleneklerimize göre bizim insanımız en azılı düşmanına bile “ İyi ki öldü.” demez. Rahmet dilemese bile, ya sessiz kalır, ya da “ Allah rahmet etsin.” yerine, ne anlama geldiğini bilmediğim“ Toprağı bol olsun” der. Sanki defnedilen yerde toprak yok .
Hocamızın beyanatına çok çok üzüldüğümün nedenini anlatmaya devam edeyim.1944 doğumluyum. Afyon ilinin, Dazkırı ilçesinin otu kekik, kuşu keklik en ücra bir orman köyü olan çiftlik köyündenim. O yıllarda köylerin hele bir orman köyünün ne halde olduğunu benim yaşıtlarım bilir. 8 Yaşına kadar karda-kışta, çelik- çomak oynadığım ayaklarım, ancak Menderes geldikten sonra kara pabuç dediğimiz Cızlavat kara lastik ayakkabıya kavuştu. Gerisini anlatmaya gerek var mı? Atatürk’ün ifadesiyle “köylü efendi” olduğunu Menderes döneminde anladı. Ama büyük şeytan Amerika ile içimizdeki çocukları hazmedemedi. On yıl sonra rahmetlinin işini tıpkı 12 Eylüldeki çocukları gibi ( Amerikan elçisi: “ Bizim çocuklar işi bitirdi.”) 1960 da ki çocuklarıyla işi bitirdi ve rahmetliyi iki değerli bakanıyla sehpaya gönderdiler. Rahmetli sehpaya giderken milletine bıraktığı mektupta : “ Ülkeme on yıl başbakan olarak hizmet ettim. Benim bu on yılımı dalkavuklar da yazacak, tarihçiler de yazacak. Ama benim milletim dalkavukların değil, TARİHÇİLERİN YAZDIĞINA İNANACAK” diyerek, büyük bir iman teslimiyeti ile boynunu yağlı urgana uzattı. Dedemin o günkü hıçkırarak dökülen gözyaşları daha dün gibi gözümün önünde, hıçkırık sesleri her Menderes ismini duyduğumda kulağımda hala çınlamaktadır.
Merhumların idamından 60 yıl geçmesine rağmen Adnan Menderes- Hasan Polatkan – Fatih Rüştü Zorlu milyonların kalbinde yaşamakta ve rahmetle anılmaktadır. Ama onların idamına karar verenler ve verdirenlerin nasıl anıldığını da takdirlerinize sunuyorum.
Sayın Hocam! en büyük yargıç insanın vicdanıdır. Tasavvuf ehli de vicdanın fısıldamasını “TANRI SESİ“ olarak kabul ederler. Milyonların vicdanında tertemiz olarak yaşayan bir insana siz nasıl olur da “İYİ Kİ MENDERES’İ ASTIK”(GONKLA BAŞLAYAN GÖZ YAŞI) yazımın linki: https://www.manisameydangazetesi.com.tr/yazarlar/kadir-keskin/gonkla-baslayan-gozyaslari/28/) diye bu acıya kezzap döküyorsunuz. Sizin bu kadar merhametsiz olduğunuzu asla düşünemezdim. Rahmetliyi sevmeyebilirsiniz. Ama rahmetliyi seven milyonların yarasını deşmeye ne hakkınız var?
Menderes Hava alanı, Menderes Bulvarı, Adnan Menderes Anadolu Lisesi, gibi kurum ve kuruluşlarıyla milyonların gözüne, kalbine kazınan,gönlünde taht kuran “Adnan Menderes” sevgisine dil uzatmaya hakkınız olmadığını düşünüyorum sayın hocam. www.kadirkeskin.net
FACEBOOK YORUMLAR