Manisa’nın Bilinen ve Bilinmeyen Değerleri Yazı Serim:
Her Devrin Adamı Değil, Her Devirde Aranan Adam
Mehmet Güzgülü
36 yıllık fiili meslek hayatımın 19 yılı Manisa Lisesi'nde geçti. Bu süre içerisinde cömert ve hayırsever velilerle karşılaştım. Bu velilerimizden her iki çocuğu da öğrencimiz olan, merhum Sabri Kadıoğlu, terzi Adnan Turan ile devamlı müşterisi olduğum Güzgülü kırtasiyenin sahibi rahmetli Mustafa Güzgülü hem esnaflıkları hem de hayırseverlikleri ile yakinen tanıdığım esnaf büyüklerimizdi. Her üçünün hatırasını, yardım ettiği öğrencilerim adına yâd etmenin bir vefa borcu olduğunu düşündüm.
Aslanlı Pasajındaki dürüstlüğü ve yardım severliği ile tanıdığım terzi Adnan Turan, Perşembe pazarında zücaciye sergisi açan Kadıoğlu’nun esnaflık yönlerini çoğu Manisalı bilir. Müşteriye veresiye olarak sattığı malları katiyetle yazıya dökmezdi. Bu kalenderliği yanında oldukça cömert bir insandı. Vaktinin elverdiği zamanlarda çocuklarının durumlarını öğrenmek bahanesi ile okula gelir, yoksul öğrencilerin kitap, kırtasiye, giysi ve harçlık gibi ihtiyaçlarını karşılardı. Bunun yanında yardım ettiği hiçbir öğrenci ile karşılaşmaz, öğrenci de onu bilmezdi. Yaptığı yardımlarda gizliliğe özen gösteren bir hayırseverdi. Özellikle takdir ettiğim ve değer verdiğim merhum Sabri Kadıoğlu’nun ölümünden sonra yine kendisi gibi sevip saydığım Güzgülü kırtasiyenin sahibi rahmetli Mustafa Güzgülü’ nün yanında yetişmiş bir esnaf olduğunu öğrenince, her iki merhum büyüğümüze olan hayranlığım daha da arttı. Ön teker nereye giderse arka teker de onu takip eder misali çırak da ustasının yolunu takip ediyor ve esnaflığını da eğitim aldığı ustası gibi yapıyor.
Devamlı müşterisi olduğum rahmetli Mustafa Güzgülü de borçla yaptığım alışverişleri katiyetle yazmazdı. Bazen de dar gelirli aile çocuklarını kırtasiye yardımı için gönderdiğimde hiçbir öğrencimi geri çevirmeyen cömert ve kavi bir Mümindi. İyi haslet ve özelikleriyle isimlerini andığım bu kardeşlerime Rabbim mağfiretiyle muamele eylesin Mekânları cennet olsun. Âmin…
Yazımın başlığına dönmeden önce bir itirafta bulunayım. Ülkemizde birçok ehl-i hünerin kıymeti, emr-i hak vaki olduktan sonra anlaşılıyor. Oysa sağlıklarında kıymetleri bilinse, takdir edilseler, onların daha üretken, daha çok hizmet etmeleri teşvik edilmiş olurdu ve başarılarından daha çok istifade etme imkanı olacağı gibi başka kabiliyetlere de rehber olurlar ve toplum hayatında iyilik yarışı başlardı., Bu nedenle Manisa’ya hizmet edip ebediyete intikal edenlerden Merkez Efendi, Altın beyinli Gelenbevi İsmail efendi ile Müftü Alim Efendiden günümüze kadar yazılarıyla, eserleriyle, projeleriyle hayatta iken Manisa’ya katkıda bulunan değerleri, topluma yüksek katkı sunan insanları, gelecek kuşaklara örnek olur düşüncesiyle kayıt oluşturmak istedim. İnşallah faydalı olur.
Şimdi yazımın başlığına dönebilirim.
Manisa’da her devrin adamı değil, her devirde aranan adam olan Mehmet Güzgülü Bey de kendisi gibi dürüst ve hayırsever Sabri Kadıoğlu gibi mümtaz şahsiyetlerin yetişmesine vesile olan rahmetli Mustafa Güzgülü ağabeyimizin oğludur. Atalarımız, anlatmaya çalıştığım meramımı; “Aslıhu, neslihu”yani aslı neyse nesli de öyle olur diye iki kelime ile özetlemiş. Mehmet Bey gerçek anlamıyla babasının güzel hasletlerini üstünde eksiksiz barındıran bir kardeşimiz. Kendisini iyi bir öğretmen ve eğitimci olarak tanıdım. Tüm eğitim camiasını da aşan tanınırlığı Milli Eğitim Müdür Yardımcısı ve Halk Eğitimi Başkanı Sayın Mustafa Pala’nın, O’nu, Öğretmenevi Müdürlüğüne atanmasını sağlamasıyla başladı. Manisa Öğretmenevini çok kısa sürede Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Pala ile eğitim camiasının en sevilen ve en çok hizmet aldığı kurumu yaptılar ve aynı zamanda ilçelerde öğretmenevi açılışını teşvik ettiler, açılan öğretmenevlerine maddi destek sağladılar, halihazırda hizmet veren yeni öğretmenevinin yapımını sağladılar… Öğretmenevini Mehmet Bey’in, babasından aldığı esnaflık bilgi ve becerisiyle geliştirdikleri yeni yönetim ve işletmecilik anlayışı ve hizmet çeşitliliği ile Türkiye’nin örnek aldığı kurumu yaptılar. Yazlık çay bahçesi, kapalı ve açık düğün salonları, yemekhane, kütüphane, oyun ve dinlenme salonları ve hali hazırda devam etmekte olan Polis Kantininin daha gelişmişi olan ve giyimden ayakkabıya ve her türlü gıda ürünlerine kadar her çeşit ihtiyaç maddesinin piyasa fiyatlarının çok altında satıldığı iki ayrı marketi, berber ve kuaför salonları ile eğitim camiamızın hizmetine sundular. Günde 12 saatin üstünde hizmet sunan personele market karının yüzde birini ek ücret olarak verdiler. Daha önceleri Öğretmen evinin semtine uğramayan eğitimciler, okul çıkışı öğretmenevine uğramadan evlerine gitmez oldular. Maalesef bu parlak dönem de çok sürmedi, iktidar değişikliği sonucu her zamanki gibi siyasi hastalık tezahür etti. Milli Eğitim Müdürlüğünün üst kademesinde hukuka aykırı değişiklikler oluştu. Öğretmenevinde oluşturulan mali imkânlar yeni yetkilileri cezbetti, talep ve baskılar arttı, neticede Mehmet Güzgülü Bey istifasını verip devlet memuriyetinden ayrıldı. Öğretmenevi hizmetleri de uzunca bir süre eski ihtişamlı günlerinin çok gerisine düştü. Manisa’da öğretmen evlerinin gelişmesinde bu iki değerin hizmetlerini bu satırlar arasında zikretmeyi bir vefa borcu olarak görüyor ve kendilerine teşekkür ediyorum.
Öğretmen evinden ayrıldıktan sonra emekli olan Mehmet Güzgülü Bey, çekirdekten esnaf çocuğu olarak önce Manisa Üçel ayakkabıda, daha sonra da İzmir’de ayakkabı ticaretine girdi ve Çin’e kadar ulaştı. Dükkân komşusu sınıf arkadaşım Sedat Şenerman’ın, müşterek arkadaşımız ve dükkân komşusu olan Mehmet Güzgülü’ hakkında aşağıdaki sözleri bana böyle seçkin bir arkadaşa sahip olmanın gururunu yaşattı. Sedat Bey: “Mehmet Güzgülü Bey ile bir süre ayakkabı ticareti nedeniyle ortak bir meslek buluşması yaşadım. Bu süre içinde kendisini düzgün, dürüst ve insan odaklı bir kişi olarak tanıdım. Değişik meslek branşlarında esnaf olarak çalışanlar arasında menfaat açısından kendine öncelik tanıyanlar ve buna göre davranalar olduğu gibi, karşılıklı fayda, güvenilirlik, devamlılık ilkelerinden şaşmayan, dengeli ve adaletli davranmayı yaşam biçimi edinenler de vardır. Mehmet Güzgülü Bey ikinci örnekteki ender kişilikteki kardeşlerimizden biriydi. İnsanların birbirleriyle tanışmalarında değişik birçok vesile vardır. Ancak alışverişle başlayan tanışıklığı dostluğa çevirmeyi başaranlar arasında Mehmet Güzgülü Beyin benim yanımda müstesna bir yeri vardır. Bu önemli bir özelliktir.”
Mehmet Bey hakkında benim de şahit olduğum bir olay Sedat Şenerman arkadaşımın anlatımıyla birebir örtüşmektedir. Yakın dostum Kani İyitürk ile bulunduğumuz bir toplulukta ‘Manisa’da belediyeler ve belediyelerde çalışan bürokratlar hakkında konuşulurken’ Mehmet Güzgülü beyin ismi geçtiğinde, toplulukta bulunanların tümü: “Mehmet Güzgülü ’ye laf yok. Mehmet Güzgülü, yalanı dolanı olmayan Manisa’nın pürüzsüz bir ismidir” dediklerine bizzat şahit oldum.
Bir dönem birlikte omuz omuza beraberce görev yaptıkları Sayın Mustafa Pala beyefendi kardeşim de Mehmet Güzgülü hakkında şunları anlattı: “Sayın Güzgülü, çok yönlü başarılara imza atmış bir arkadaşımdır. İnsanlar vardır siyasette, sporda, sanatta, ticarette, bürokraside vs. gibi hizmet alanlarından birinde başarılı olurlar. Lakin O, eğitimde, bürokraside, siyasette ve ticarette olmak üzere bir ömürde dört değişik dalda başarıyı gerçekleştirmiş nadir şahsiyetlerden biridir. Bunu şans ile izah etmek kolaycılık olur. Bu gerçeği Yunus Emre’nin ‘kader gayrete aşıktır’ deyişi ile nispeten izah edebiliriz ama yetersiz kalır diye düşünüyorum. Gayret olmalı ama onun ötesinde başka şeylere de ihtiyaç var. Her şeyden önce elbette Allah’ın yardımı gerekir ve bu yardım için önce layık olmak lazım. Layık olmak için öncelikle dürüst adam, sözünün eri ve en önemlisi alçak gönüllü, tevazu sahibi, tepeden bakmayan, yumuşak huylu, güler yüzlü, girişimci ve Allah’ın rızka kefil olduğunu bilip rızk endişesini kendisi için fren yapmayan insan olmak ve bu başarıları gerçekleştirecek Allah vergisi zekâ, yetenek vb. nimetlere sahip olmak ve en önemlisi o yeteneklerini tanıyıp geliştirmek, geliştirici süreçlerden geçmek, bunun için sunulan imkanları değerlendirmek gerekir. O bunları üstünde taşımakla kalmayan geliştiren, değerlendiren, girişimci bir şahsiyettir. Bence başarılarının ve hayat başarısının nedenleri konusunda özel inceleme yapılması yeni nesle örnek vaka olarak sunulması gerekir. Sayın Güzgülü; sabırlı ve yumuşak huylu, ısrar ve öfkeden uzak, kolay sinirlenmeyen, masa, kasa, nisa üçlüsünden uzak duran, güven ve huzur veren, emin vasfına haiz bir şahsiyettir. Olmayan bir işte ısrar etmez, kendisine başka bir iş bulur böylece kendisini gereksiz saldırılardan, düşmanlıklardan, ömür törpülerinden ve yıpranmışlıktan korur, düşmanını dost bilmez, kin tutmaz, ‘mangal yürekli insan’ tanımı- çiğlikleri pişiren sükûneti sebebiyle- onun için en uygun tanım olur. Onun bu olumlu özellikleri kazanmasındaki en büyük şansının; Allah sevgisiyle mücehhez esnaf bir babanın oğlu olmasında, ‘Türk- İslam kültürünün’ özü olan ‘Ahilik Kültüründen’ çocuk yaşlarda yeterince yaşayarak nasiplenmesinde olduğu kanaatindeyim. Kendisini tanıdığımda Ahmet Tütüncüoğlu Ortaokulunda öğretmendi, kısa süre sonra Manisa Öğretmenevine Müdür yardımcısı olarak atandı. Öğretmenevinde oluşan sorunlar nedeniyle Vali Rafet Üçelli’nin emriyle Öğretmenevi Yönetim Kurulu Başkanı olarak görevlendirilmem nedeniyle tanışıklığımız ve iş arkadaşlığımız derinleşti kişisel dostluğa dönüştü, uzun süre birlikte çalışma imkânım oldu. Bu birliktelik öyle denk geldi ki, ikimiz sahip olduğumuz farklı özelliklerin birleşen gücüyle eğitim camiamıza en mükemmel hizmetleri sunduk. Kendisini çok çabuk geliştiren zeki ve yetenekli bir arkadaş, kısa sürede Türkiye’nin danıştığı öğretmenevi müdürü olmayı başardı ve başarılarını çok farklı alanlarda hala azimle sürdürüyor. Esasen öğretmenlik, idarecilik, esnaflık, iş adamlığı ve 25 yılı aşkın bir zamandan beri başarıyla sürdürdüğü Manisa Belediyesi Meclis Üyeliği ve nihayet 8 seneyi aşan Manisa Büyük Şehir Belediyesi Başkan Vekilliği görevi ile Millet Vekili veya Belediye Başkanlığını en güzel şekilde yapabilecek kemale çoktan ermiştir. Bu görevlerle ilgili bir beklenti içinde olmadığından eminim, ancak halka ve ülkemize çok faydalı olacağından da eminim. Kendisini canı gönülden tebrik eder, sağlıklı, huzurlu ve başarılı bir ömür dilerim.”
Sayın Pala’nın görüşlerine şunları ilave edebilirim: Gördüğüm kadarıyla gerek meslek hayatında gerekse rahmetli Adil Aygül zamanından bugüne dek Manisa belediyesinde üstlendiği görevlerinde ve icraatlarında şu ana kadar en ufak bir şaibe uyandırmamıştır. Manisa’da her devrin değil, her devirde aranan bir adam olarak Manisa’ya önümüzdeki yıllarda daha verimli hizmetler ifa edeceğine inanıyorum.”
Büyük şehir Başkan vekili olarak ben de Mehmet Güzgülü Bey kardeşime minnettarım. Sayın Bülent Kar zamanında dar gelirli aile çocukları için eğitimci Mustafa Pala kardeşimle projesini hazırladığımız ve kurucu müdürlüğünü yaptığım MABEM dershanesine, Başkan Sayın Cengiz Ergün’ün desteğiyle sahip çıkarak il merkezinde ve ilçelerde şube sayılarını yaygınlaştırdı ve on binlerce öğrencinin eğitim görmesine vesile oldu ve oluyor.
Rahmetli Adil Aygül zamanından beri belediyelerde üstlendiği görevleri başarı ile yönettiği gibi bugün de Büyük Şehir Başkan vekili olarak uhdesinde bulunan Belediye Spor Kulübü ile BESOT’taki görevlerini başarı ile yürütmektedir.
Geleceğin Manisa’sında daha üst makamlarda yer alarak Manisa’ya daha kalıcı hizmetler sunacağına inandığım Sayın Mehmet Güzgülü Bey kardeşime başarı dileklerimi sunuyorum. www.kadirkeskin.net
FACEBOOK YORUMLAR