EĞİTİM ÇINARINDA UNUTULMAYAN ÇINARLAR
3- Abdülcelil KIZILGÖK
Manisa Lisesinin eski müdürlerinden Rahmetli Abdülcelil KIZILGÖK’ün 5 yıl Müdür Baş Yardımcılığını yaptım. Kendisi son derece nazik, kibar, nezih bir insandı. Öğretmen ve öğrencilerine, öğrenci velilerine saygılı beyefendi bir insandı. 12 Eylül 1980 öncesinde özellikle liselerde birçok ilde eğitimin felce uğramasına rağmen ilin tek lisesi olan Manisa Lisesini dirayetli idaresiyle o dönemde yaşanan malum ideolojik kavgaların dışında tutmayı başardı. Manisa Lisesindeki görevinden alınarak köy ortaokullarına öğretmen olarak tayin edildi. Ama hiçbir zaman devletine küsmedi. Sürgün olarak gittiği Büyükbelen Ortaokulunda yeni mezun idealist bir öğretmen gibi canla başla çalıştı. Onun Manisa Lisesinden ayrılmasından sonra Manisa Lisesinde ideolojik kamplaşmalar ve kavgalar başladı. Okulda öğrenciler her gün kan revan içinde kalıyordu. 1980’de iktidar değişikliği ile tekrar Manisa Lisesi Müdürlüğüne getirildi. Okul müdürü olarak Manisa Lisesinin eğitim ve öğretim kalitesini artırarak Manisa Lisesini Türkiye’nin en iyi ve en başarılı liseleri arasına sokmayı başardı.
Manisa Lisesi Müdürü Abdülcelil KIZILGÖK ildeki o dönem bütün okul müdürlerinin ağabeyi durumundaydı. İlin diğer okul müdürü arkadaşlarımız bu değerin engin idarî tecrübelerinden ve tavsiyelerinden her zaman istifade etti. Bilgi, birikimi ve tecrübeleriyle dönemlerinin genç müdürlerine ve şahsıma çok güzel ve verimli rehberlikte bulundu. Eğitimdeki yenilikleri yakından takip eden, insana değer veren, öğretmenleri, öğrencileri ve velileri tarafından sevilen iyi bir eğitimci ve iyi bir idareci idi.
Sonra ne mi oldu? Manisa’daki okul müdürlerinin duayeni olan bu değerli insan o dönemin İl Milli Eğitim Müdürleri tarafından kaba tabirle kıskançlıkları yüzünden rahatsız edildi. Nitekim yine kendisine çok büyük değer verdiğim yine müdürlerin müdürü olarak gördüğüm tecrübe ve deneyimlerinden yararlandığım Atatürk Ortaokulu Müdürü Ergül AKYAR Beyefendi de bir davetiye metni dolayısıyla refüze edildi. Ve en verimli çağlarında emekliye ayrıldılar.
Rahmetli müdürüm Abdülcelil KZILGÖK merhum da çok onurlu bir insandı. Bunun en yakın şahidi benim. Çeşitli iftiralara ve karalamalara maruz kaldı. Rahmetli görüşme için çağrıldığı Milli Eğitim Müdürlüğünden döndükten sonra müdür odasında boynuma sarılarak hüngür hüngür ağlayıp göz yaşı döktü. Ağlayıp iyice boşaldıktan sonra çekmesinden çıkardığı bir dosya kâğıdına emeklilik dilekçesini yazdı ve tekrar boynuma sarılarak “Kadirciğim, çok güzel çalışıyorduk. Okulumuz da çok iyi konumda, ama ben bunlarla yapamayacağım.” diyerek emeklilik dilekçesini yazıp hemen Milli Eğitim Müdürlüğüne gönderdi. Mani olmak istediysem de bir türlü ikna edemedim. Rahmetli, emeklilik hayatında da bir kenara çekilip oturmadı. Bu gün Türkiye’nin en iyi özel eğitim kurumlarının başında başmüfettiş olarak görev yaptı. Genç denilecek bir yaşta 63 yaşında vefat etti. Haşyata gözlerini kapayıncaya kadar çalıştı. Ruhu şâd olsun. Allah mekânını cennet etsin.