Özgürlük ve Gökyüzü
Özgürlükse eğer gökyüzü, bu özgürlüğün tadına en çok varanlar, kuşlardır. Kuşlar, hürriyet aşkıyla kanat açarken göğe doğru, dillerinden dökülen namelere kulak verseniz, size yeni bir dünyanın kapılarını aralamak istediklerini anlarsınız.
Kuşlar da bizden farklı değil aslında. Kederleri, mutlu anları, hüzünleri, hasretleri, kırgınlıkları, sevileri, ayrılıkları var. Sık sık terk etmek zorunda kalsalar da yuvaları var. Onların da “dost” dedikleri, kendi türlerinin dışında kuşlar, başka hayvanlar, kırlar, ağaçlar, insanlar var.
Ve en önemlisi de bizim için cansız birer nesneden ibaret olsa da kuşların kendince anlam yüklediği binalar, direkler, viraneler var kuşlara dostluk eli uzatan.
Bu nedenle kuşların çıkardığı her sesin, yüreklerinden dökülen her hecenin derin anlamlar içerdiğini bilirim. Bilirim diyorum çünkü kalpten kalbe yol vardır ve kuşların kalbi insandan daha merhametlidir, daha nahiftir...
Göklerde inşa ettikleri kutlu medeniyetten yer yüzüne güzellikler yollayan kuşların sesine kulak vermeli insan…
...
Vermeli ki; kuşların hürriyet tutkusunu taşımalı yüreğine, sevi’siyle doldurmalı gönlünü, yaşamın sadece kanat çırpmak olmadığını anlamalı, haksızlıktan kaçmasını, bir ekmek kırıntısı için diz çökenin sonunun kafeslere mahkum olmak olduğunu bilmeli…
Bilmeli ve kuşlar gibi merhametli, kuşlar gibi başı dik, kuşlar gibi sade yaşamalı insan.
Selam, dua, aşk ile…
Hüseyin HATIL
FACEBOOK YORUMLAR