Erkan AKBALIK

Erkan AKBALIK

[email protected]

SİCİLL-İ OSMANİ'DE MANİSALILAR VE MANİSA'DA GÖREV YAPANLAR (II. BÖLÜM)

10 Ekim 2024 - 18:46

-Osmanlı Döneminde Yazılmış En Büyük Biyografik Eser-

SİCİLL-İ OSMANİ’DE MANİSALILAR VE MANİSA’DA GÖREV YAPANLAR

(II. BÖLÜM)
 

Sicill-i Osmani, Mehmet Süreyya Bey tarafından hazırlanıp, ilk olarak 1893 yılında basılan ve sadece Osmanlı dönemi değil öncesinden de birçok şahsiyeti muhtevasına alan ve yaklaşık 17.000 biyografiden oluşan, alanındaki en önemli ve en geniş içeriğe sahip eserlerdendir.

Konunun ilk bölümünü ve gerekli açıklamaları içeren bir önceki yazımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz.

MEHMED EFENDİ (VANKULU): Vanlıdır.Müderris, Manisa müftüsü, Selanik, Kütahya, Yenişehir ve Medine kadısı oldu, Receb l000’de (Nisan-Mayıs 1592) vefat etti. Fakih, sâlih, nezihdi. Eserleri: Dürer u Gurer Haşiyesi, Tercih-i Beyyinât ve Tertib-i Siyasete Dair Risaleler, Sıhah-ı Cevheri Tercümesi, Kimya-yı Saadet Tercümesi (Cilt 3, S. 1024)

MEHMED PAA Ahıskalıdır. Yeniçeri olup kul kethüdası ve ll68'de (1754/55) yeniçeri ağası oldu. Bıyıklı Ali Paşa sadâretle müjdelendiğini işitip azline muvaffak olup Manisa'ya sürdü. Râgıb Paşa ile İran seferlerinde arkadaşlığı olduğundan 13 Muharrem 1172'de (16 Eylül 1758) ikinci defa yeniçeri ağası tayin ettirip getirtmiş ve Muharrem 1173'de (Eylül 1759) vezirlik verilmiştir. Ancak yine sadârete çalışmakla gizlice Kapıkıran Mehmed Ağa çağrılıp 1173 ortalarında (1760 başları) azledilerek kapıdan olacağı zannında iken Midilli'ye sürüldü. Orada az müddette vefat etti. Liyakatli ve tedbirli ise de hırsı emeline engel oldu. (Cilt 4, S.1024)

MEHMED PAŞA (GİRİDÎZÂDE): Babası Balıkesir â'yân olup katledildiğinde bu da bir müddet gözden düştü. Sonra Balıkesir başıbozukluklarına sergerde olarak gelince padişahın gözüne girdi ve silahşorlük ve sonra Balıkesir mütesellimliği ihsan buyuruldu. 1244'de (1828/29) harpde yararlılık göstermekle mîrimîran rütbesiyle Maraş sancağıyla Niğbolu mutasarrıfı ve o sene vezirlikle Silistre valisi oldu. Ramazan 1247'de (Şubat 1832) Mısır Ordusu'nda dahi hizmette bulunup Cemaziyülahır 1249'da (Ekim-Kasım 1833) Silistre'den azledilmiş ve o sene Ramazanında (Ocak 1834) vezirliği kaldırılarak Edirne'de ikamet ettirilmiştir. Muharrem 1260'da (Ocak-Şubat 1844) mîrimîran rütbesiyle Sivas mutasarrıfı olup Zilkadede (Kasım) vezirlikle ilâveten Bozok valisi ve Zilhicce’ de (Aralık) Musul valisi oldu. Zilhicce 1261’de (Aralık 1845) azledildi. Cemaziyülahır 1262'de (Haziran 1846) vezirliği kaldırılarak Manisa'ya gönderildi. 9 Cemaziyülevvel 1264'de (13 Nisan 1848) vezirliği geri verildi. O sene Zilhiccesinde (Kasım 1848) Karesi valisi oldu. Cemaziyülahır 1269'da (Mart 1853) azlolunup Muharrem 1270'de (Ekim 1853) Şumnu mevki kumandanı oldu. 12 Cemaziyülahır 1271’de (2 Mart 1855) Gözleve muharebesinde şehiden vefat etti. Harpte yiğitlik ve cesaret, mülkî idarede sertlik göstermiştir. Oğullarının büyüğü Medine muhafızı ferik Mustafa Rıfat Paşa'dır. Ortancası Mehmed İzzet Paşa ile küçüğü stabl-ı âmire pâyeli Erdek kaymakam Ahmed Nurî Bey'dir ki, vefat etmişlerdir. Kardeşleri silahşor ve kapıcıbaşı Mustafa Bey ve Hasan Bey'dir. Hasan Bey'in oğlu, şair Aziz Râkım Bey’dir. (Cilt 4, S.1052)

MEHMED PAŞA (HARMUŞ): Sancakbeylerinden olup 1094'de (1683) Manisa beyi oldu. 1099'da (1688) Adana beylerbeyi olup Şevval ll00’de (Temmuz-Ağustos 1689) azl ve tevkif edildi. Sonra memleketine giderek 1102 (1690/91) veya 1105'de (1693/94) idam edildi. Âdil değildi. (Cilt 4, S. 1055)

MEHMED PAŞA (KÜÇÜK): Beylerden olup Manisa mutasarrıfı oldu. Sonra harpde hizmet etmekle 1072'de (1661/62) Yanova muhafızı, 1074'de (1663/64) Varat beylerbeyi ve sonra Rumeli beylerbeyi olup 1078'de (1667/68) şehid oldu. Oğlu Mehmed Bey de Ayntab beyi olup IV. Mehmed devri (1648-1687) sonlarında vefat etti. (Cilt 4, S.1062)

MERKEZ MUSLİHİDDİN EFENDİ: Denizli Lâzkilidir. Bir rivayette ismi Mûsâ b. Muslihiddin b. Kılıç idi. Hızır Beyzade Ahmed Paşa'dan okuyup Sünbül Sinan Efendi'den el aldı. I. Selim'in (Yavuz) annesi Bezmiâlem Sultan'ın Manisa'da inşa eylediği cami ile bîmarhanesine memur olup tıbba mensup olması dolaysıyla çevresine ahalinin rağbeti için "Mesir” denilen kırkbir nevi baharattan yapılma macunu tertib ile Nevruz'da Sultan Camii kubbesinden etrafa saçılmasını icat eyledi ve bu suretle ahaliyi celbeyledi. Sonra Manisa'dan İstanbul’a gelip şeyhinin yerine Kocamustafapaşa Tekkesi'ne şeyh oldu. 959'da (1552) vefat etti. Yenikapı dışında yapılan cami ve zaviyesine defnolundu. Fareler incinmesin diye evinde kedi beslemezdi. Yaşı 90'ı aşkın olup şeriatın hizmetkârı ve müfessirdi. Damadıyla oğlu ve iki kızı yanında medfundur. Oğlu Ahmed Efendi'dir. Damadı Muslihiddin Mustafa Efendi'dir. Merkez Efendi'nin halifelerinden biri Köse Muhyiddin Efendi' dir. (Cilt 4, S.1087)

MEVLÂNÂZÂDE Sultanul-ulemâ Bahâeddin Muhammed ve yüce oğulları Mevlânâ Celâleddin Rûmî hazretlerinin oğullarıdır ki bunlar "Çelebi'' diye anılırlar. Konya' daki dergâh ile Manisa dergâhı kendilerine bağlı olup Mevlevi tarikatına nezâret ederler. Abdülahad Dede b. Said Dede b. Hac Emin Dede Manisa Mevlevîhanesi şeyhi ve sonra Konya'da çelebi oldu. (Cilt 4, S.1091)

MÎRİ MEHMED ÇELEBİ Manisalıdır. Mevlevî idi. 1128'de (1716) vefat etti. Divan sahibi şairdir. (Cilt 4, S.1093)

MUHTEREM EFENDİ: Manisa'da müftü idi. 1085'de (l674) vefat etmiştir. Şairdir. (Cilt 4, S.1103)

MUHYİDDİN MEHMED EFENDİ (Ibn-i Manisa): Molla Hüsrev şâkirdlerinden olup Sahn müderrisi iken kazasker oldu ve sonradan medreseye geri döndü. Sonra vezirlik ihsan buyruldu. 886'da (1481) II. Bâyezid'in tahta çıkışının ardından tekrar Rumeli kazaskeri oldu. Ramazan 888'de (Ekim 1483) vefat eyledi. Kul Camii'ni yapmış ve fâzıl ise de eser yazmamıştır. (Cilt 4, S.1109)

MUSLİHİDDİN EFENDİ: İdris Efendi’nin oğludur. Babası Bursa'da imamdı. Manisa'da müftü ve sonra Haleb kadısı olup 944'de (1537/38) Medine kadısı oldu. 948’de (1541/42) vefat etti. Müftülüğünde bir Mecmua yapıp çokça meseleler almıştır. (Cilt 4, S.1126)

MUSLİHİDDİN MUSTAFA EFENDİ (MUALLİMZÂDE): Manisalıdır. Hac Halife ve Nasûh Efendi'nin müridi olup 40 sene teravih namazını hatimle kıldı. Bursa'da vefat etti. Zeynîler Zaviyesi'nde medfundur. Ermiş sayılanlardandır. Âlim, hafız, sâlih, edip, alçakgönüllüydü. (Cilt 4, S.1129)

MUSTAFA ÇELEBİ: Manisalıdır. 1084'de (1673/74) vefat etti. Şairdir. (Cilt 4, S.1147)

MUSTAFA EFENDİ: Aydınlıdır. Kadı olup azledilmiş olarak Manisa'da iken hemşehrisi Lala Mehmed Paşa vasıtasıyla Şehzade Mehmed'in oğullarına muallim oldu. 1003'de (1595) III. Mehmed olarak tahta çıkınca resmen şehzadeler hocası olup 1012'de (1603) Şehzade I. Ahmed'in tahta çıkışında muallim-i Sultani oldu. 1016'da (1607/08) vefat eylemiştir. Sun'ullah Efendi namazını kılıp Süleymaniye’ye defnedildi. Güzel ahlâkla meşhur olup tavırları babayaniydi. Kendini beğenmişlik ve gösterişten kaçınır, pîr-i nûrânî, sâlih, edipdi. Oğullar, Ali Efendi ve Mes'ud Efendi'dir. (Cilt 4, S.1149)

MUSTAFA EFENDİ (AHÎ BABAZÂDE): Ankaralıdır. Müderris ve Manisa mollası oldu. Zilkade 1097'de (Eylül-Ekim 1686) vefat etmiştir. İffetliydi. (Cilt 4, S.1159)

MUSTAFA EFENDİ (ÇAVUZÂDE): Manisalıdır. Piyâle Çavuş'un oğludur. Kaya Sultan' a kethüda olup menâsıba geçti. Muharrem 1062'de (Aralık 1651-Ocak 1652) sılasında vefat etti. (Cilt 4, S.1162)

MUSTAFA EFENDİ (ÇOLAK): Kırımlıdır. Müderris, fetva emini olup 1044'de (1634/35) Manisa müftüsü oldu. 1045'de (1635/36) vefat etti. Fakihdi. (Cilt 9, S.1162)

MUSTAFA EFENDİ (GÜMÜŞ DİVİT): Manisalıdır. Müderris, Erzurum, Trabzon, Van mevleviyetlerinde bulundu. 23 Şevval 1126'da (1 Kasım 1714) vefat etti. (Cilt 4, S.1165)

MUSTAFA EFENDİ (HAMİDÎZÂDE): Hamidî Mehmed Efendi'nin oğludur. Il44'de (1731/32) doğdu. 1l66'da (1753) pekiyi derece ile imtihan vererek müderris oldu. Sonra saray hocası olup Eyüp 'e molla oldu. Şaban 1200'de (Haziran 1786) Mekke payesi ve Cemaziyülevvel 1201’de (Şubat-Mart 1787) Anadolu payesi ve Receb 1203'de (Nisan 1789) Rumeli payesi oldu. 27 Muharrem 1204'de (17 Ekim 1789) şeyhülislâm oldu. 8 Receb 1205'de (13 Mart 1791) ayrıldı. Şevval 1207'de (Mayıs-Haziran 1793) hacca gidip dönüşünde Manisa'da ikameti emredildi. 21 Rebiyülevvel 1208’de (27 Ekim 1793) vefat etti. Seçkin âlimlerden ve sûfileri sever erdemli bir zat idi. Meşihate mesleğin ıslahı için tayin olunmuşsa da şeyhülislamlıktan ayrılma efendilerin karşı çıkmalarıyla bu gibi fiillere kalkışması, inat ve şiddet göstermesi, onun hakkında da aynı muamelenin yapılmasına sebep olmuştur. (Cilt 4, S.1169)

MUSTAFA EFENDİ (KÜÇÜK BOSTAN): Ali Efendi'nin oğludur. Müderris ve bir aralık Şehzade Selim'e muallim oldu. Manisa müftüsü iken Zilkade 977'de (Nisan 1570) vefat etti. Âlim, âbid, zâhiddi. (Cilt 4, s.1173)

MUSTAFA EFENDİ (ŞEYHZÂDE): İbrahim Efendi'nin oğludur. Müderris ve Manisa mollası olup 1052'de (1642) vefat eyledi. Oğlu İbrahim Efendi'dir. (Cilt 4, S.1178)

MUSTAFA EFENDİ (YUNUSZÂDE): Birgilidir. Müderris, Yenişehir, Manisa mollası olup l000'de (1591/92) sılasında vefat etmiştir. Kaza ücretini şer'î izin yerine gelsin diye kât mukabili alırdı. Namaz mücevveze ile kılar ve vakar ile oturup ağdalı söz söylerdi. (Cilt 4, S.1180)

NASRULLAH EFENDİ: Karamanlıdır. Müderris, Diyarbekir, Manisa ve Belgrad mollası oldu. 1042'de (1631/32) azledilmiş olarak vefat etti. (Cilt 4, 1229)

NASÛH NEVÂLÎ EFENDİ: Akhisarlıdır. Müderris ve III. Mehmed'e Manisa'da iken muallim oldu. 8 Cemaziyülahır 1003'de (18 Şubat 1595) vefat etti. İki gün sonra velinimeti padişah olduğundan evladını teşrifat-ı aliyye ile taltif buyurdular. Âlim, şair, münî idi. Kitaplara talikatı olup Kimya-yı Saadet’i tercüme eyledi. Oğulları Sadeddin Efendi ve Ziyâeddin Efendi'dir. Diğer oğlu Atâullah Atâyî Efendi'dir. Evladından Ali Dâniş Dede b.Abdullah, Mevlevi şeyhidir. (Cilt 4, S.1230)

NECİB MEHMED EFENDİ (HOCAZÂDE): Abdülaziz Efendi'nin torunu, Yahya Efendi'nin oğludur. Müderris ve molla olup ikinci defa Manisa mollalığından azledilmiş olarak Safer 1108'de (Eylül 1696) vefat etti. Eyüp'de atasının türbesinde medfundur. Derviş huyluydu, şairdir. Oğlu Abdürrahim Rahmî Efendi'dir. (Cilt 4, s.1245-46)

NUREDDİN MELMED EFENDİ (ALİZÂDE): Mustafa Efendi'nin oğludur. Müderris ve Rebiyülahir 1200'de (Şubat 1786) Selanik mollası oldu. Sonra bilâd-ı hamse mevleviyetinden sonra Mekke payesi oldu. Mekke mevleviyetinin başkasına verilmesinden üzgün ve bu sebepten bir mahalle ikamete memur olduysa da giden kadı vefat edince Ramazan 1210'da (Mart 1796) Mekke mollası oldu. 12l4'de (1799-1800) İstanbul kadısı olup 1215'de (1800/01) azledildi. 1222'de (1807) Anadolu kazaskeri olup 29 Cemaziyülevvel 1223'de (23 Temmuz 1808) azledilerek Kütahya'da ikamete memur oldu. O senenin Zilhiccesinde (Ocak-Şubat 1809) affedildi. Zilhicce 1226'da (Aralık 1811-Ocak 1812) Rumeli kazaskeri olup 10 Rebiyülahir 1227'de (23 Nisan 1812) kaymakam paşa ile tartışınca azledilerek Manisa'da ikamete memur oldu. 12 Cemaziyülahır 1230'da (22 Mayıs 1815) vefat etti. Sert mizaçlı ve uyumsuzdu. Oğullarından biri Mahmud Efendi'dir. (Cilt 4, S.1268)

NURULLAH EFENDİ: Manisalıdır. Tabib İsa'nın akrabasından olup hekimbaşı Sinan Efendi şakirdiydi. Kıbrıs'ın fethinin ardından Kaptan Ali Paşa ile gidişinde 17 Cemaziyülevvel 973'de (10 Aralık 1565) boğulmuştur. Hâzık, tabip, âlimdi. (Cilt 4, S.1276)

OSMAN EFENDİ: Niğboluludur. Müderris oldu ve sonra Manisa Muradiye medresesi tevcih olundu. 14 Zilkade 1002'de (1 Ağustos 1594) vefat etti. (Cilt 4, S.1288)

OSMAN EFENDİ: Yalvaçlıdır. Müderris, Konya, Tire, Manisa mollası oldu. 1037'de (1627/28) vefat etti. Sâlihdi. (Cilt 4, S.1288)

OSMAN EFENDİ Manisalıdır. İzzet Paşa'nın kitapçısı ve müderris olup 1209'da (1794/95) vefat edip Haydarpaşa’ya defnedildi. (Cilt 4, S.1290)

ÖMER EFENDİ: Aydınlıdır. Müderris, Rodos ve iki defa Manisa müftüsü olmuştur. Safer 10l6'da (Haziran 1607) Manisa'da vefat etti. (Cilt 4, S.1314)

ÖMER EFENDİ (MUHTELİÇ): Edirneli Hamza Efendi'nin oğludur. Müderris, Diyarbekir ve Manisa mollası olup kalp rahatsızlığına uğrayıp senelerce çekip Cemaziyülevvel 1117'de (Ağustos-Eylül 1703) vefat etti. (Cilt 4, S.1319)

ÖMER EFENDİ (YAHYÂZÂDE): Manisalıdır. Müderris, mahreç mollası olup 4 Receb 1254'de (23 Eylül 1838) vefat etmiştir. (Cilt 4, S.1320)

PÎRÎ MEHMED ÇELEBİ: Bursalıdır. Müderris, Diyarbakır, Manisa, Sakız mollası oldu. Azledilmiş olarak 1029'da (1620) vefat etti. Edip, sabırlıydı. (Cilt 4, S.1335)

REFİK MEHMED EFENDİ: Bursalı Osman Efendi'nin oğlu olup Manisa'da doğmuştur. 1221 'de (1806) Bursa'da kassâm-ı askerî oldu. 1246'da (1830/31) vefat eylemiştir. Şairdir. (Cilt 4, S.1373)

RÜŞDÎ MEHMED PAŞA (MÜTERCİM): Sinop'da, Ayandon kazasında, Hacı Hasan Ağa’nın oğlu olup Muharrem 1226'da (Şubat 1811) doğmuştur. 3 Yaşında babasıyla birlikte İstanbul’a gelip Tophane taraflarında büyümüştür. 1241’de (1826) nizamiye ordusu kurulunca, haftasında asker olmuştur. Yedinci tertip taburu efradından olup 9 senede binbaşı olmuştur. Arnavutköy karakolunda bulunarak Fransızcayı öğrendi. Bu sebepten Bâb-ı Seraskerî mütercimi olup kaymakam ve miralay oldu. 1259 'da (1843) Rumeli Ordusu'na liva olup ardından Maarif- i Umumiye Meclisi ve Dâr-ı Şûra azası olmuştur. 1261’de (1845) ferik olup l6 Safer 1263'de (3 Şubat 1847) vezirlikle hassa müşiri olmuştur. Receb 1264' de (Haziran 1848) Dâr-i Şûra reisi ve Receb 1267'de (Mayıs 1851) serasker ve Şaban 1269'da (Mayıs 1853) ikinci defa hassa müşiri olup Rebiyülahir 1270'de (Ocak 1854) istifa eyledi. Muharrem 1271'de (Ekim 1854) Meclis-i Tanzimat azası, Ramazan 1271 ortalarında (Haziran 1855 başı) ikinci defa serasker olup Rebiyülevvel 1273 (Kasım 1856) başlarında azledildi. 26 Zilhicce 1273'de (17 Ağustos 1857) üçüncü defa serasker olup Rebiyülevvel 1274'de (Ekim-Kasım 1857) azlolunmuş ve Receb 1274'de (Şubat-Mart 1858) tophane müşiri olmuştur. Muharrem 1275'de (Ağustos 1858) Mecâlis-i Âliye azası olup haftasında Meclis-i Tanzimat reisi oldu. 29 Cemaziyülevvel 1276'da (24 Arak 1859) sadrazam olup Zilkade başlarında (27 Mayıs 1860) ayrıldı. Zilhicce’ de (Haziran-Temmuz 1860) Meclis-i Hazâin reisi ve Rebiyülevvel 1278'de (Eylül 1861) dördüncü defa serasker oldu. Avrupa'ya gözlerinin tedavisi için gitmekle derhal döndü. 11 Receb 1279'da (2 Ocak 1863) ayrıldı. Safer 1282'de (Temmuz 1865) Mecâlis-i Âliyeye memur olup 14 Zilhicce 1282'de (30 Nisan 1866) Meclis-i Vâlâ reisi oldu. 21 Muharrem 1283'de (5 Haziran 1866) ikinci defa sadrazam oldu, 6 Şevval 1283'de (11 Şubat 1867) beşinci defa serasker oldu. 6 Zilkade 1284'de (29 Şubat 1868) ayrıldı. l6 Şaban 1287'de (11 Kasım 1870) Mecâlis-i Âliye'ye memur oldu. 10 Receb 1288'de (25 Eylül 1871) adliye nâzırı olup 7 Şaban'da (22 Ekim) azlolundu. 16 Şaban 1289'da (19 Ekim 1872) üçüncü defa sadrazam olup 17 Zilhicce 1289'da (15 Şubat 1873) ayrıldı. 17 Rebiyülahir 1293'de (12 Mayıs 1876) dördüncü defa sadrazam olup 2 Zilhicce 1293'de (19 Aralık 1876) istifa eyledi. Rebiyülevvel 1295'de (Mart 1878) Mecâlis-i Âliye 'ye memur olup 26 Cemaziyelevvel 1295'de (28 Mayıs 1878) beşinci defa sadrazam olup 3 Cemaziyülahır 1295 'de (4 Haziran 1878) azlolundu. Safer 1296'da (Şubat 1879) emekliyken Manisa'da çiftliğine çekilmiştir. Cemaziyülevvel 1299'da (Mart-Nisan 1882) orada vefat eylemiştir. Kabri oradadır. Kanunları bilir, güzel konuşur ve iffetliydi. Oğlu Mahkeme-i Temyiz azasından Reşad Beyefendi'dir. (Cilt 5, S.1407)

SÂDIK MEHMED EFENDİ (MANAV): Âlâiyeli Tâceddin Efendi'nin oğlu olup 980'de (1572/73) doğup, 1031'de (1622) Manisa ve sonra Eyüp mollası olarak 1038'de (1628/29) vefat etti. Sur içinde medfundur. Nahif, zarif olup "Sıdkî" şiirde mahlasıdır. (Cilt 5, S.1421)

SÂİB İBRAHİM PAŞA: Divan kaleminden yetişip 1222'de (1807) kethüda kâtibi vekili oldu. 1224'de (1809) reis kesedarı, sonra beylikçi oldu. 19 Şevval 1233’de (22 Ağustos 1818) azledildi. 6 Muharrem 1237 'de (3 Ekim 1821) süvari mukabelecisi, sonra cebehane nâzırı, 1239'da (1823/24) 1438 gümrük emini, 1241 'de (1825/26) ilâveten matbah emini, ardından ilâveten yeniçeri kâtibi ve sonra "muallem eşkinci'" nâzırı ve Şevval 1241’de (Mayıs 1826) askerî nâzırı, 1242'de (1826/27) gümrük ve matbah emanetlerinden ayrılarak defterdar-ı askerî, Cemaziyülevvel 1244’de (Kasım 1828) ilaveten orduda kethüdâ-yı sadâret ve riyaset vekâleti ve Şevval 1244'de (Nisan 1829) ayrılarak Yenişehir defterdarı, sonra Şumnu Ordusu nâzırı Cemaziyülevvel 1245'de (Kasım 1829) Çavuşbaşı ve ardından masârifat-ı askerî nazırı, Cemaziyülahır nâzırı, Cemaziyülahır 1248 'de (Kasım 1832) Mısır Ordusu'nda kethüdâ-yı sadr- âlî ve 4 Şevval 1248’de (24 Şubat 1833) dönüşünde tophane nâzırı, 28 Zilhicce 1253'de (25 Mart 1838) defter emini ve Rebiyülahir 1255'de (Haziran-Temmuz 1839) deâvî nâzırı ve Receb 1255'de (Eylül-Ekim 1839) maliye nâzırı olup 1256'da (1840) hazine-i mukataat defterdarlığı ilave edildi. O sene Rebiyülahirinde (Haziran 1840) vezir rütbesi verilmiştir. 5 Muharrem 1257'de (27 Şubat 1841) Meclis- i Vâlâ reisi, Rebiyülâhir'de Edirne vali kaymakamı ve ardından Karadeniz Boğazı muhafızı olup Rebiyülevvel 1258 'de (Nisan-Mayıs 1842) Manisa'ya gönderildi. Zilkade 1261’de (Kasım 1845) Saruhan ve Karesi valisi olup Cemaziyülahır 1263’de (Mayıs-Haziran 1847) azledildi. Rebiyülevvel 1264 'de (Şubat 1848) Meclis-i Vâlâ azası olup 13 Muharrem 1265'de (9 Aralık 1848) vefat eyledi. Münşî, tedbirli ve işbilirdi. Oğlu ricalden Refik Bey'dir. Diğer oğlu Halil Birrî Bey'dir. Eyüp'de, Ebûssuud Efendi civarında babasıyla birlikte medfundur. Kızı Saide Hanım 17 Muharrem 1306'da (19 Eylül 1888) vefat etmiştir. Kethüdası Mehmed Hasib Efendi'dir. (Cilt 5, S.1438)

SAİD MEHMED AĞA: Manisalı Ahmed Ağa'nın oğludur. Medine bina emini Hacı Mehmed Ağa'ya damad olup hane-i hassadan ihraç edilmişti. Safer 1230'da (Ocak-Şubat 1815) vefat edip Üsküdar'a defnedildi. Yakınına akrabasından Silahşor Taşçızâde Abdullah Ağa 1243'de (1827/28) vefat ederek defnedildi. (Cild 5, S.1442)

SÂNÎ İBRAHİM EFENDİ: Manisalıdır. Müderris ve Manisa'ya molla olmuştur. Sonra 15 sene emekli oldu. Receb 1062'de (Haziran 1652) vefat etti. Aksaray'da Murad Paşa Camii'ne defnedildi. Şairdir (Cilt 5, S.1481)

SARUHAN: Selçuklu devletinden sonra Manisa beyi olmuştur. Orası adına mensup olup düşmandan iyice muhafaza eylemiştir. Osman Gazi ile (hd 1299-1326) çağdaş olup sonra vefat eylemiştir.

SENÂÎ ÇELEBİ: Manisalıdır. Karaman valisi Şehzade Mustafa'nın nedimi olup 960'da (1553) onunla beraber ademe sefer eylemiştir. Şairdir. (Ci5, S.1495)

SIBGATULLAH EFENDİ (RÂGIBZÂDE): Manisalıdır. Devriyeden yetişerek 1271'de (1854/55) Diyarbekir mollası oldu. Sultan Abdülmecid devri (1839-1861) sonlarına yetişmiştir. Oğlu Hüseyin Hilmi Efendi'dir. (Cilt 5, S.1504)

SİNAN EFENDİ (KÖSE): Müderris, Sakız, Manisa, İzmir mollası olarak 1033'de (1623/24) vefat etti. Güzel ahlâk sahibiydi. (Cilt 5, S.1510)

SİNANEDDİN YUSUF EFENDİ: Müderris ve iki defa Yenişehir ve Manisa ve Filibe mollası olup Rebiyülevvel 1019'da (Haziran l6l0) Kayseri'de vefat etti. Fâzıl ve edebî sanatlarda akranı nadirdir. (Cilt 5 S.1514)

SUN'Î ÇELEBİ: Kastamonuludur. Şehzade Mahmud'a Manisa'da divan kâtibi olmuştur. 915'de (1509/10) vefat eylemiştir. "Gittin Necâtî hay" tarihi bunundur. Zarif bir şairdi.(Cilt 5, S.1521)

SÜLEYMAN EFENDİ: Minkalyelidir. Etıbba-yı hassadan olup Hekimbaşı Hayatîzâde Mustafa Feyzi Efendi'ye damad oldu. Müderris, Manisa, Filibe, Eyüp ve Mekke mollası olup Rebiyülevvel 1127'de (Mart 1715) İstanbul kadısı olup azledildi. 20 Receb 1128'de (10 Temmuz 1716) vefat etti. Tıpda mahir olup tıbba ait Türkçe terkipler ve muhtasar risaleler telif eylemiştir. (Cilt 5, S.1534)

SÜRÛRÎ ALİ PAŞA: Âlâiyelidir. Kadı Abdurrahman Paşa’nın torunu olup hemşehrileri gibi kadı olmuş, tecrübeli olmasıyla tarikince şöhret alıp umûr- mülkiye işlerine akıl erdirmiş ve hatta devriye mollalığından mahrece geçip bir aralık Edirne vali muavini olmuş ve sonra Mekke payesi ve Adliye Nezâreti memuru olarak divan-ı istinaf reisi olmuş ve 1296'da (1879) İstanbul ve 1298’de (1881) Anadolu kazaskeri payesini elde etmiştir. 1302'de (1884/85) Manisa mutasarrıfı ve sonra Trabzon valisi olmuştur.3 Receb 1305'de (16 Mart 1888) meslek değiştirerek vezir rütbesi ihsan olunmuştur. 1306'da (1888/89) Konya valisi olup 1308 başlarında (1890 sonları) hastalığı şiddetlenince affedilerek İzmir'e gelmesi ferman olunmuştu. 17 Rebiyülahir 1308'de (30 Kasım 1890) orada vefat eylemi ve üzerine türbe yapılmasına irade çıkmıştır. İlmiye, mülkiye, adliye, askeriye, işlerine akıl erdirmiş, zeki, anlayışlı, güzel konuşurdu. Oğlu Nazif Bey'dir. (Cilt 5, S.1555)

ŞEMSEDDİN AHMED (MOLLA GÜRANÎ): Güranî İsmail'in oğludur. ibni Hacer ve Molla Yegân'dan okudu. Manisa'da iken II. Mehmed'e (Fâtih) muallim ve ilim ve fazilet sahibi olmasını sağladı. Tahta çıktığında, vezirlik teklif olundukda af dilemekle kazasker tayin olundu. Sonra vezirlerin rekabetiyle Bursa kadısı oldu. Kazadan azlinde Mısır’a a gitti. 862'de (1458) davet edilerek dönüp ikinci defa Bursa kadısı olmuştur. 885 'de (1480) Şeyhülislam oldu. 893'de (1488) vefat eyledi. Borçları vasiyeti üzerine padişah tarafından ödendi. Na'şı bir hasıra konarak vasiyeti üzerine yerde sürüklendi. Fâzıl ve engin bilgili olup doğru ve ceriyü'l-cinan idi. Her gece Kur’an hatmederdi. Uzun boylu ve gür sakallı olup Bursa'da medfundur. Tefsiri ve Buhariye şerhi vardır. (Cilt 5, S.1576)

ŞEMSEDDİN AHMED EFENDİ (TAVİL): Tirelidir. Tahsilden sonra Sünbül Efendi ve Merkez Efendi'den el aldı. Cehrî zikrederdi. II. Selim Şehzadeliğinde Manisa'da iken ziyaretle İzmir'de bir zaviye yaptırdı. Nice seneler orada oturup sonra Tire'de Molla Çelebi Zaviyesi'ne gitti. 975'de (1567/68) vefat etti. Devran ve raks mutad olduğundan zahir ehli ta'n ederlerdi. Hatta Tire ve Birgi kadıları Defterdarzâde Mehmed Çelebi, Nurullah Efendi, Dârülkurrâ şeyhi Mehmed Çelebi ve Bilâlzâde beraber zikir meclisinde hazır oldular. Sohbette Dârülkurrâ şeyhinden bir hata zuhur edip küfrüne hükmedilir. Bilâlzâde hatadır deyip istiğfar lâzım gelir diyerek kadı efendi, Ebûssuûd Efendi'nin fetvasını gösterince, şeyh "yasak olan nefsin arzusuyla raks ve oyundur, dediğimiz eserler germiyet-i aşk olur" diye cevap vererek zaviyesine gider. O gece, Nurullah Efendi'nin pençe-i kerametle boğazı sıkılır, istiğfar ile şeyhden af diler. Şeyhülkurrâ, saraya uğrayıp azizin duasıyla kurtulur. Defterdarzâde attan düşerek ve Bilâlzâde ansızın vefat ederler. (Cilt 5, S.1578)

ŞEYHÎ EFENDİ (KÂKÜLÜ PERİŞAN): Eyüplüdür. Müderris, Trablus, Manisa, İzmir ve Kütahya mollası olup 1010'da (1601/02) vefat etti. Sahih nesepli seyyiddi. (Cilt 5, S.1597)

ŞİFÂÎ MEHMED ÇELEBİ: İstanbulludur. Manisa Muradiye Dârüşşifası'nda reis-i etıbba oldu. 1078'de (1667/68) vefat eyledi. Şairdir. (Cilt 5, S.1600)

ŞÜHÛDÎ ÇELEBİ: Manisalıdır. III. Murad devri (1574-1595) sonlarında vefat etti. Şair ve mutasavvıfdır. (Cilt 5, S.1604)

TÂCEDDİN EFENDİ: Manisalıdır. Müderris olup 979'da (1571/72) Filibe'de kadı iken vefat etti. Âlimdi. (Cilt 5, S.1608)

TÂCEDDİN EFENDİ: Karamanlıdır. Müderris iken Manisa mollası oldu, ancak kabul etmedi. Şevval 1018'de (Ocak 1610) vefat etti. Lûgatçilerden olup Tercüme-i Kamus'â tutkundu. (Cilt 5, S.1609)

TÂCEDDİN İBRAHİM EFENDİ (MANAVÎZÂDE): Âlâiyelidir. Dersiam ve Sahn ve Muradiye müderrisi oldu. 970'de (1562/63) Manisa müftüsü oldu. 973'de (1565/66) Şam Süleymaniye Medresesi müderrisi oldu. 974 'de (1566/67) vefat etti. Meşhur âlimlerden olup hafıza kuvveti akıllara hayret verecek derecedeydi. (Cilt 5, S. 1610)

VÂHİB ALİ EFENDİ: Sun'ullah Efendinin oğludur. 1141’de (1728/29) Manisa mollası oldu. Şairdi. (Cilt 5, S.1648)

VELÎ EFENDİ: Karamanlıdır. Müderris, Tire, Manisa mollası olup azledilmiş olarak Receb l018’de (Ekim 1609) vefat etmiştir. Âlim, sâlihdi. Tire'de şehre sur yaptırarak haydutların defedilmesine de hizmet etmiştir. (Cilt 5, S.1658)


 

Reklam

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

Son Yazılar