Paşinyan'ın kalemi kırıldı

Hem Batı hem de Rusya Paşinyan'ın "kalemini" kırdı: Yeni Ermeni lider de biliniyor

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan için yolun sonu çoktan görünmeye başladı, nihai barış anlaşmasını imzaladıktan sonra ABD ve Batı'daki siyasi misyonu tamamlanmış olacak... Bunu yaptıktan sonra Ermenistan Başbakanı'nın şansı olacak Batılı ülkelerden birinde sağlanan güvenlik altında ailesiyle birlikte yaşamını sürdürmek. ..

Güney Kafkasya'da barış süreciyle ilgili çekişme doruğa ulaştı. Dünya devleri, Azerbaycan ile Ermenistan arasında nihai barış anlaşmasının imzalanması konusunda keskin bir çekişme içindeler. Bir taraf Güney Kafkasya'daki barış sürecini başarıya ulaştırmaya çalışırken, diğer taraf engellemeye çalışıyor. Bu da barış sürecindeki durumun daha da kötüleşmesine zemin hazırlıyor.
ABD ve Batı, Güney Kafkasya'da barış ve istikrarın tesisi konusundaki çıkarlarını gizlemiyor. Bu nedenle Ermenistan'a çeşitli yönlerden baskı uygulanıyor ve bazı sözler veriliyor. Rusya ve Fransa şu anda nihai barış anlaşmasının önündeki ana engelleyici faktör rolünü oynuyor. Böyle bir durumda Paşinyan hükümeti çapraz darbelerin hedefi haline gelmiş görünüyor.
Paşinyan yönetiminin gelecekteki kaderinin Ermeni toplumunda ciddi bir şekilde tartışılmaya başlandığını da belirtmek gerekir. Çünkü resmi Erivan ABD'nin, Batı'nın, Rusya'nın beklentilerini tam olarak karşılayamıyor. Bunun temel nedeni, bölgesel barış süreciyle ilgili çatışma ortamında tam güvenliğin sağlanamamasıdır.
 
Mesele şu ki, ABD ve Batı, Paşinyan hükümetinden bir an önce nihai bir barış anlaşması imzalamasını talep ediyor. Bunun yerine, Başbakan Nikol Paşinyan ve ailesine güvenlik sözü verildi. Yani ABD ve Batı, Ermenistan Başbakanı'na "korkma, seni ve aileni koruyacağız" mesajı veriyor. Resmi Erivan kendisini Rusya ve CSTO'dan uzaklaştırma talimatlarına uymadığı için güvenlik garantileri Ermenistan için geçerli değil.
Ancak Rusya, Ermenistan'a yönelik baskıların aksi yönde olduğuna dikkat çekiyor. Kremlin yetkilisi, Erivan'ın barış sürecini bozmasını talep ediyor. Buna paralel olarak, bölgesel çatışmada Ermenistan'a ek güvenlik sağlıyor. Ancak bu garantiyi Paşinyan'ın yönetimine bağlamak istemiyor.
Paşinyan hükümetinin şu anda çaresiz durumda olduğu anlaşılıyor. Hem ABD'nin hem Batı'nın hem de Rusya'nın çatışan talepleri karşılanırsa karşı taraftan acımasız darbelere maruz kalacaktır. Nihayetinde Ermenistan'da bir güç değişikliği kaçınılmaz olacaktır. Bu da Başbakan Nikol Paşinyan için doğrudan bir tehdit anlamına geliyor.
ABD ve Batı'nın Başbakan Nikol Paşinyan'ın siyasi akıbetiyle hiç ilgilenmediği anlaşılıyor. Onu Ermenistan'da iktidara getiren uluslararası güç, ABD ve Batı'nın stratejik hedefi olan Güney Kafkasya'daki barış sürecinin başarısını düşünüyor. Başbakan Nikol Paşinyan'ın asıl görevi nihai barış anlaşmasının imzalanmasıyla sona erecek. Bundan sonra ABD ve Batı, Rusya'yı Güney Kafkasya'dan tamamen kovma şansına sahip olacak. Ermenistan Başbakanı ve ailesinin Ermenistan dışında güvenli bir yaşam sürmesi sağlanacaktır.
 
Rusya ise tam tersine Paşinyan'ın iktidarını tamamen değiştirmeye çalışıyor. Ermenistan'da Kremlin'e bağlı siyasi güçleri yeniden iktidara getirmeye çalışıyor. Ancak bu durumda Kremlin nihai barış anlaşmasının imzalanmayacağından ve Rusya'nın bölgedeki konumunu koruyabileceğinden emin olabilir. Ve bu açıdan Rusya'nın Paşinyan yönetimine hiç ihtiyacı yok.
Buradan şu sonuç çıkarılabilir ki, aslında hem ABD hem de Batı ve Rusya, Başbakan Nikol Paşinyan'ın "kalemini" kırmıştır. Her halükarda Ermenistan başbakanının uzun süre iktidarda kalma şansı yok. Ve bu konuda artık her şeyden önce kendini düşünmesi gerekiyor.
Bu nedenle Başbakan Nikol Paşinyan iki önemli seçenekten birini seçmek zorunda. Diğer bir deyişle Ermenistan Başbakanı, Ermenistan'ın ve kendi kişisel çıkarları arasında bir seçim yapmakla karşı karşıyadır. Ve hala kendisini ve ailesini kurtarmayı düşündüğüne dair çeşitli raporlar var.
Son bilgilere göre Ermenistan Başbakanı, hükümet üyeleri ve iktidar partisi milletvekilleriyle kapalı bir toplantı yaptı. O toplantıda Brüksel toplantısının sonuçları ayrıntılı olarak ele alındı. İddialara göre Başbakan Nikol Paşinyan, Rusya'nın barış sürecine yönelik konumuna değinmeden Brüksel görüşmesinde elde edilen sonuçların büyük öneminden bahsetti. Bununla birlikte, kişisel güvenliğine verilen garantilere daha fazla önem verdiğini fark etti.
 
Batılı diplomatik kaynaklardan Ermenistan medyasına sızan bilgilerde, Başbakan Nikol Paşinyan'ın yerini alacak yeni siyasi lider arayışlarının şimdiden başladığı iddia ediliyor. Şimdi Güney Kafkasya'daki barış süreciyle birlikte Ermenistan başbakanının değiştirilmesi ABD ve Batı'nın asli görevi haline geldi. Ve bunun çok ciddi sebepleri var.
Ermenistan'da yayınlanan "Past" gazetesi, Azerbaycan ile Ermenistan arasında nihai barış anlaşmasını imzalamakla ilgilenen Batılı siyasi çevrelerin tüm seçenekleri değerlendirdiğini iddia ediyor. Belgenin imzalanmasından sonra Başbakan Nikol Paşinyan'ın iktidarda kalmasının neredeyse imkansız olacağından eminler. O, ailesi ve hatta hükümeti sürekli tehdit altında olacaktır. Bu nedenle, onun yerine Batı'dan yeni bir aday düşünmeye başladılar bile.
Bazı haberlere göre, ABD ve Batı zaten birkaç olası adayı tartışıyor. Aralarında Paşinyan hükümetinin temsilcileri yoktu. Rusya karşıtı olarak bilinen Ermenistan Güvenlik Konseyi sekreteri Armen Grigoryan ana adaylardan biri olarak kabul ediliyor. Aynı zamanda ABD ve Batı'nın siyaset sahnesine çıkarmadan arka planda tuttuğu bir adayın olduğu da aktarılıyor.
Başbakan Nikol Paşinyan için yolun sonunun şimdiden görünmeye başladığı anlaşılıyor. ABD ve Batı için Ermenistan Başbakanı'nın nihai barış anlaşmasını imzalaması yeterlidir. Bunu yaptıktan sonra Başbakan Nikol Paşinyan siyasi arenada olduğu gibi ABD ve Batı nezdindeki görevini de bitirmiş olacaktır. Ve Batı ülkelerinden birinde sağlanan güvenlik güvencesi altında ailesiyle birlikte hayatına devam etmeyi düşünecektir.
Siyaset uzmanı,
"Yeni Musavat" Medya Grubu