Nevruz, Senenin başlangıcı ve baharın gelişini müjdeleyen, bayram havasında çeşitli faaliyetler ve uygulamalarla kutlanan bir gündür. Bu günde Nevruziye isimli macun veya tatlı türü yiyecekler dağıtmak adet olmuştur.
Şifalı macunlar önceleri krallara ve hükümdarlara yapılırdı. Osmanlılarda da güneşin Hamel(Koç) burcuna girdiği gün yapılan ve Nevruziye kulağı denilen kâğıtlara yazılar yazılarak kâselerinin kurdelalarının arasına konulduğu, hekimbaşıların hazırladığı kırk çeşit baharat ve bitkiden yapılan macunun, padişaha sunulması gelenek haline gelmiştir. Çeşitli hastalıklara iyi gelen bu macun, daha sonra halk arasında da yapılmaya başlanmıştır. Bunların arasında en meşhuru Manisa’daki Mesir Macunu Bayramıdır.
“Tarihçiler, bir topluluğun millet olabilmesi için, aradan 500 sene geçmesi gerektiğini söylerler. Manisa vilayetimiz de, bu ölümsüz eserlerden nasibini almış olan şanslılardandır. Burada da, Saruhan Beyliği devrinden itibaren İslam-Türk mührünün silinmeyen damgasının vurulmaya başladığını görüyoruz.” (A.Yardım)
Evrende gördüğümüz her şey insanda bulunmaktadır. Hem derdi hem dermanı hem hastalığı hem şifayı bir hikmete, maksada uygun halde yaratıldığının sırrına eren gönül erlerinden biri Merkez Efendidir. Onun imal ettiği macun Manisa’yla özleşmiştir.
“Daire meydanda biz içindeyiz Nuru zahir, körlere merkez nihan. “
Merkez efendini mesirin mucidi ve şifahanenin hekimbaşısı olduğuna dair ilk yazılı belge 1870 tarihli Aydın salnamesinde görülür. Mesir macununun terkibi içi Merkez Efendiden birkaç bin sene önceye gitmektedir. Zehirlenmeden korunmak için krallar buna benzer bir macunu kullanmışlardır. İbni Sina tarafından da benzer macun yapılmıştır. İbni Sina Osmanlı tıbbının temel kaynaklarından olarak kullanılmıştır. Tarihi kaynaklarda Misruditus olan bu macun zamanla mesir ismine dönüşmüştür.
Hafsa SULTAN’ın 1539 yılında yaptırmış olduğu Darüşşifaya devrin meşhur hekim ve Türk düşünürü hekim Merkez Efendi'yi müdür tayin edilir. Manisa Dârüşşifâsında haftada 2 gün tıp dersi de verilir. Bir gün Hafsa Sultan İstanbul'da iken hastalanır. Haberi alan Merkez Efendi 41 çeşit baharat terkibinden hazırladığı macunu derhal Hafsa Sultana ulaştırır. Ve Hafsa Sultan kısa sürede şifa bulur. Bu olaydan sonra Merkez Efendi'nin ünü Büyük İmparatorluğun sınırlarını aşar.
FACEBOOK YORUMLAR