MUSTAFA ÇALIK DA GİTTİ
Yalnız kendisine benzeyen bir insandı.
Kıvrak zekası ve aşkın taşkın mizacıyla cazibeli bir kişilikti.
İyi düşünür, iyi ifade ederdi.
Nâtıkası ender görülen parlaklıktaydı.
Konuşurken yaşadığını hissederdiniz.
Yakın devri bir tarafıyla iyi bilenlerdendi.
Enver Paşa hayranı ve ittihatçı karakterdeydi.
İttihatçı keskinliği her haline yansırdı.
Cerbezesine hayran bir kitle edinmişti.
Katılırsınız, katılmazsınız, bu şöhreti hak etmişti.
Türkiye Günlüğünü uzun yıllar çıkarması ve Cedit Neşriyat'ı yürütmesi büyük iştir.
Heyecanlı ve kavgacı halini bilenler için bu devamlılık şaşırtıcıdır.
12 Eylül öncesinde aynı devrenin öğrencileriyiz.
Biz dergi çıkarırken, o eğitimciydi.
Zaman zaman hararetli konuşmalarımız olurdu.
Aynı dertler etrafında düşünürdük.
Yeni Sözcü ve Hamle gibi haftalık dergiler döneminde o da yazanlar arasına girdi.
Sonrası malum.
Türkiye Günlüğü başladıktan sonra pek az görüştük.
Bazı konularda farklı düşünüyorduk.
O siyasilere ve özellikle iktidardakilere yakındı.
Özal'dan başlayarak hepsiyle belli bir yakınlığı vardı.
Ben tam bir bağımsızlık halini yaşıyordum.
Onun tutumu da yanlış sayılmaz.
Eminim, onlarla kendi doğrularıyla temas etmiştir.,
Katılmadığımız tavır alışları da çok oldu.
İnsan ve toplum hayatında normaldir.
Karşılaştığımızda bunları konuştuğumuz da olurdu.
Çalık gitti.
Ardında bir isim bırakarak gitti.
Sanırım, şimdi onu tanıyanlar, onu kafalarında tartacakladır.
Çünkü o, bunu düşündürecek insandı.
Kırıp döktüğü anlarda da kendisi olan adama kırgınlık kalıcı değildir.
Eminim, hayatının doğrusu yanlışından epey fazladır.
Böyle sıradışı insanlar için bunu diyebilmek önemlidir.
Sevgili Çalık'ı son on yıllarda az gören eski bir dostu sıfatıyla ben kendime baktım.
Olanlar yaşandığına göre öyle olması gerekiyordu.
İkimiz de kendi kulvarlarımızda kalabalıklar içinde yalnız yürüdük.
Yaptıklarımız ve yapamadıklarımızla kamuoyunun önündeydik.
O şimdi tasını tarağını toplayıp gittiği yerde eminim huzura kavuşmuştur.
Memleket namına sancısı orada da devam ediyordur, edecektir.
Kalbinin sağlam tarafı hep sağlam kaldı.
O sağlamlığı tam hissedemediğimiz, göremediğimiz zamanlarda da o Türklüğün delisiydi.
Sevgili Çalık'ın, deli fişek, delikanlı ruhu şâd olsun!
FACEBOOK YORUMLAR