BU SEFER DE REZALET BİZİ BİRLEŞTİRDİ
Memlekette "düşman", "hain" ve daha bilmem nemenem adamlar arıyorsanız bu kapılara "Alevidir" diye işaret koyanlar işte onların da önündedir.
Hemen söyleyeyim:
Bunların yekûnu o işaretlenen evlerde yaşayanların birinin tırnağı etmez.
Daha ilerisini söyleyeyim:
Bunların dini bizim dinimiz değildir.
Ve ilave edeyim:
Cuma Hutbesini bu konuya ayırmayan Diyanet de kınanacak haldedir.
Devlet güçlerinin henüz ne yaptığını bilmiyoruz.
Müdahalelerini ve kesin, tatmin edici neticeyi onlardan duyacağız.
Hiç unutulmayacak gerçek şudur:
Mezhep vesair anlayışlar din değildir.
Onlara böyle bağlanırsak kırk parça oluruz.
Nitekim bizi oradan da vuruyorlar.
Akıllı olmak lazım.
O böyle anlar, bu böyle yaşar.
Kime hangisi uygun geliyorsa ona bağlanır.
Mesela, geriye doğru bakınca cedlerimiz alevi gibi müslümandılar.
Biz öyle müslüman olmuştuk.
Arap da Arap gibi müslüman olmuştu.
Müslümanlığı kendilerinden öğrendiğimiz Farslar da Fars gibi müslümandılar.
İşin özüne girince değişmelere rağmen hâlâ öyleyiz.
Birbirimize benzemeyiz.
Ama aleviye, şekil şartları hariç tam benzeriz.
O bizimdir ve bizdir.
"Kendini insan ve müslüman hisseden herkesten bu alçaklığa tepki bekliyoruz" diyecektim. şükür ki Cumhurbaşkanından başlayarak bütün kademeler kararlı bir şekilde gerekeni söylediler.
Toplumun her kesiminden sesler yükseldi.
Bu rezalet bizi birleştirdi.
Millet olduğumuzu, birliğimizi hissettik.
Ümidimiz tazelendi.
Bu sefer düşman sevindirmedik.
Vicdan devreye girdi.
İçimiz parçalandı.
İçi parçalanmayan bizden değildir ve insan olduğu da şüphelidir.
Türk Milleti bunu dedi.
A. Yağmur Tunalı
