A. Yağmur TUNALI

A. Yağmur TUNALI

[email protected]

23 NİSAN 2020

23 Nisan 2020 - 22:51 - Güncelleme: 23 Nisan 2020 - 22:57

23 NİSAN 2020

Güzel bir akşamdı.
Saat 21.00'de pencerelerde, balkonlarda İstiklal Marşı'mızı söyledik.
İçimiz ürpererek söyledik.
Galiba korona günlerinde iyice hassaslaşan kalplerimiz birleşti.
Son yıllarda nadir görülen bir birlik yaşadık.

Televizyonum açıktı. Meclis'in önünde marşın havai fişek gösterileri ile okunuşunu da görerek katılacaktım.
Cumhurbaşkanı konuşacak dediler

Evet geldi ve konuşmaya başladı.
Saat 21'de konuşma devam ederken baktım bütün Ankara balkonlarından, pencerelerinden İstiklal Marşı'na başlamıştı.
Ben de onlar arasındaydım.
Havai fişekler de gördüğüm her yerden bir bir patladı.
Harikulade bir manzaraydı.

Bitince dönüp baktım hala Cumhurbaşkanı konuşuyordu.
Tam o anda saat dokuzda hep beraber İstiklal Marşı'mızı söyleyeceğiz, dedi.
Halbuki saat dokuzu sekiz geçmişti ve Millet o dakikada bitirmişti.
Çünkü saat dokuz denmişti.
Halk televizyonda değildi ki beklesin!
Başladı ve coşkunlukla bitirdi.

Açık televizyonda gördüm, Meclis Başkanı ve orada bulunanlar tabii Cumhurbaşkanı'ni beklediler.

Böyle hoş olmayan bir gecikme ile ikinci defa İstiklal Marşı söyleyen televizyon başındakiler de kutlamaya katılmış oldular.
Hoş olmadı, anlaşılmaz bir hata idi.. demeyeceğim.
Öyleydi ama bugün devlet katında yaşanan bu beceriksizliğin üzerinde durmak istemem.
Yalnız ikinci bir hata var ki olacak iş değildi.
Külliye'de çocuklarla Cumhurbaşkanı bitişik nizam, sarılarak İstiklal Marşı'ni okudular.
Günlerdir mesafeyi koruyun derken bu da olmadı.
Demeyeyim dedim ama dedim.
Mazur görünüz!

Bayramlar Bayram olsun!

A. Yağmur TUNALI

Reklam